Cuma, Eylül 26

kuzguncuk

kuzguncukda 2 erkek 1 kadın mülkiyeliler birliğinin o sıcak ortamında.erkeklerin biri yeni yaralı.3 yıllık sevgilisinden ayrılmış.söylendikçe söyleniyor.içim yanıyor diyor ve inanılmaz güzel korkusuzca ifade ediyor kendini.ben hiç böyle olmamıştım.sabahları ilk uyandığım anlardan nefret ediyorum diyor üzerine basa basa.diğer erkek bazen gülerek bazen ya geçiyor diyerek bazende off layıp efkarlanarak katılıyor ona.kadına gelince ondan bahsetmesek daha güzel olur bu hikayede.
sabah diyor 1. erkek uyanmasam diyorum bazen.bunun bir kabus olmasını diliyorum sıksık diyor.kadın boş gözlerle bakıyor.biliyorki geçiyor unutuluyor tekrar deli gibi seviliyor..
1. erkek diyor içiyorum içmediğim hiçbirşey kalmıyor ama geçmiyor.kusamıyorum bile içimden o akıp gidecek diye.arkadaşları sorduğunda yurtdışında diyormuş..sakın diyor kadın sakın yapma.bilmiyorum de gitsin.herkese dert anlatma diyor kadın..ve sakın görüşme..onu hayatından çıkarmak istemıyor olabilirsin ama sakın onunla görüşme..bırak bir süre belki sonsuza kadar çıkar hayatından diyor.
sonra bu konu bütün geceye yayılıyor taki ikinci erkeğin ben fransız birini bulacağım demesine kadar.hepsi gülüyor şerefe diyip kadeh kaldırıyorlar.

cambaz
mülkiyeliler birliği

:)

dün hastanedeki son geçirdiğim zmanlardan biriydi ve aşağıdaki yazının orda yazıldığı nasıl belli aman yarabbi kargacık burgacık:) bir sürü hata var(affınıza sığınıyorum artık).bol şans diliyorum herkese çünkü benim her anlamda çokça şansa ihtiyacım var bu aralar.
gelen yorumlara çok teşekkürler.ama artık isimsiz gelenleri helede başlığı olmayanları direk siliyorum haberiniz olsun..furby im eğer okuyorsan çok özledim seni ve çok ihmal ettim farkındayım:(...buarada yeri gelmişken onuda açıklayayım furby=ibrahim...

cambaz

Perşembe, Eylül 25

uffff dayanamadım

uff dayanamadım yazıyorum işte,şifrelerimide değiştirdim,kaan üzgünüm:( kimse için özgürlüğümden feragat edemeyeceğim.buaraya yazılan çizilen kendini bilmez bir dizi mail ve yorum üzerine huzursuz olmamak adına bırakmıştım yazmayı ..ama bugün dedim offf banane kim mutsuz olursa olsun banane,hıh.
elimde italyay gidiş dönüş biletleri duruyor.saniye durmaz giderdim ama son iki gün.hatta bu geceyi saymazsak son bir gün herşeyin bitip artık sizin kadar sağlıklı bir insan olmama:) o yüzden riske atamam kaan.benden daha iyi biliyor olman lazım ama gelemem yanınıza:) biletler içinde çok teşekkürler,en yakın zamanda yanınızdayım.sizi huzursuz yapmaktan büyük mutluluk duyacağım:)
bugün sezai ile konuştum yarım saat sesini duymak çok iyi geldi bana,bayramda görüşeceğiz-balık rakı yapacağız ben.uff askere gidiyor pişticim yaa..buarada yerı geldikçe artık açıklayacağım takma isimlerimin kim olduğunu,çünkü buarası benim bahçem kimle ne yaşadığımı özgürce yazabilirim dimi.sadece 1 ismi açıklamayacağım ama bir sebebi olduğu için değil.onun takma ismini daha çok seviyorum..pişti= sezai. bu lakabı bana kendileri takmıştı bundan 3,5 yıl önce.hala o gece bütün ayrıntıları ile gözümün önünde.taksim bambi önü ,biz en yakın arkadşlarımızdan biri ile karşılaşıyoruz böyle anidennn gecenin 3ünde..kimse bilmiyor henüz ikili deliliği ozaman.sezai arkamızdan yaklaşıyor ve kulağıma PİŞTİİİİ diyor.ben gülmekten konuşamayıp meydana doğru yürüyorum...
böyle işte canlarım..ben daha fazla yazamayacağım bu defa pek bi yorgunluk çökti üzerime..
bugün anlatacak çok şey avrdı aslında ama susuyorum şimdilik.
yarın gidiyorum.
aynı anda yok oluyoruz yine şehirden...:)
sevgiler
cambaz

sobelendim,daha doğrusu sobelendi

cambaza bir blog arkadaşından sobe geldi bende açtım telefonu sordum kendisine,oda yavrum kuzu kuzu cevapladı.dün dayanamamış yazmış bir iki satır:) ama hala ne yaptığı hayatının nasıl olduğu kimlerle nasıl görüştüğü hiçbirşey bilmiyorsunuz,merak ediyormusunuz?


-blog yazmaya ilk ne zaman başladın?

1,5 yıl önce başladım,günlük tuturuyordum eskıden.sonra son 4 yıl boyunca hiç vaktim olmadı birgün biri için özel bir yer yapmaya karar verdim sırf ona yazacaktım.sonra burası benim bahçem oluverdi özelliklede son 6 aydır.

-blog yazısı konularının belli bir çizgide olmasına özen gösteriyor musun?

Aslında hayır kendımı nasıl hissettiğimle ilgili ve o gün ne yaşadığımla ilgili daha çok yazdıklarım.genelde direk isimler kullanmıyorum ama sanırım kendımınkı hariç diğer takma tüm isimleri açıklayacağım yakında:)

-blog yazmayı ne kadar sürdüreceksin?

bilmem yıllarca sürdürebilirim,belki bir gün çocuğum olur ve annesinin ne deli ne dolu ne manyak bir kadın olfuğunu okur burdan.

-Blog yazmak senin için eğlenceli bir uğraşken, şimdi artan bekleyiş yüzünden zorunlu bir hal almaya başladı mı?

henüz yeni aktif olan bir blog olduğu için,günde 80-100 kişi giriyor şimdilik bloga, hayatlarını bilmediğim 80 insan. Şimdi o seksen insan her gün bloga giriyor, yeni bir şey yazmadığımı görünce mutsuz oluyor. Kimseyi mutsuz etmeyi sevmem:)çokda megolamanım..:)

-Blog yazmak için gün içinde bazı şeylerden feragat ediyor musun?

yok ama çalışırken yada evdeyken hep aklım bunu yazmalıyım şunuda yazmalıyım şeklinde çalışıyor.birde kimse bilmiyor kim olduğumu o beni daha rahat ve eğlenceli yapıyor aslında.

cambaz sana dedıkodu vereyım,natali ona aldığımız küpelere bayıldıı:D sen anladın ne demek istediğimi...

Çarşamba, Eylül 24

kaçamak,,

yazmayacağım dedim cidden de bayram bitene kadar yazmak gelmiyordu içimden ama şu an şu halimi yazmassam olmaz.yine yazmayacağım gerçi..kalamışdayım nasıl güzel serin bir rüzgar yalıyor yüzümü saçlarımı..bu işinde bu güzelliği var işte arada uçup gidiyorsun.özlemişim burayı.kalamışda hangi mekanda olduğumu söylemeyeceğim,ama cidden nasıl iyi geldi..keyifliydim dahada keyiflendim,çok güzel bir salata yedim ,üzerine bir tatlı ohhh göbeciğim büyüsüsün:D
seviyorum ben buraları..şimdi beni bana bırakın dergilerime döneyim şöyle keyifleneyim,yüzümde güller açsın..telefonumu kapatmak istiyorum her çaldığında adidas diye ödüm kopuyor:D ama cidden telefonumu kapatmak istiyorum ,tek yapamadığım bu sanırım...
bu arada güneşden bahsetmeyeceğim artık,niye diye sormayın.gerçekten merak edenlere özel olarak cevap verebilirim ama burda genele dökmeyeceğim küçük boy kurbağamı..

sevgiler,CAMBAZ

Salı, Eylül 23

cambazz nerdesiin ?

sabır istiyorum bir parça sabır.bende artık cidden kalmadı.şuan cambazın (herdefasında adını yazmamak içi zor tutuyorum kendimi) yerınde olmak için neler vermezdim..dün bütün gece onkoloji servisindeydim,halim beynim ruhum kalmadı artık.ben bu servisin adamı değilim.ve bu değişim programının bitmesi için herşeyi verebilecek duurmdayım.sırf cambazda yaaşdığım deneyim tecrübeler bana yeterdi.neyse buarası cambazın sahası ben kendimden bahsetmeyi keseyim en iyisi.
cambaz arıyorum açmıyorsun,geri dönmüyorsun öleceğim meraktan.çiçeğin sahibinden ses var mı birdaha rahatsız ett mi?,korkulu dakikalar yaşadın mı?,adidastan kurtuldun mu?,hastanede durumlar nasıl ? bana pek iyi dedikodular gelmıyor? ve en önemlisi sabahki iş görüşmen nasıldı? öleceğim meraktan..birde ben birşeyler duydum ne kadar doğru hemen arayıp anlatıyorsun.Gül 'e sakın kızma çok tehdit ettim anlatması için:)

dikkat et kendine
bu arada kimse den kötü bir yorum gelmedi o yüzden yazıyorum günah benden gitti....

Pazartesi, Eylül 22

sıkılan varsa söz yazmayacağım

bu kız bu enerjiyi bu mutluluğu nerden buluyor lütfen biri bana anlatsın.telefonda kahkahadan anlatamadı olanları bende hiçbirşey anlamadım.birisinden çiçek gelmiş ama çiçek acayip büyükmüş.anladığım tek nokta bu.ve buda diğer orkide ağacı gibi kendini ofisin salonunda bulmuş.ee bırde bir iş teklıfı var.yanı cambaz cidden kıskanıyorum bu hallerini ya.bu ne neşe bu ne hayat enerjisi bunlar ne planları ya..bunu al böyle oturt eve bak bak gül.bu böyle değildi ama yine çok gülerdi ama çabuk bozulurdu keyfi.şimdi yok hep neşeli hep gülüyor.hastalığından sonra böyle oldu.kimseye kızmıyor kimse ile kavga etmıyor herkese bır yol buluyor..bazen kötü olaylar işte böyle iyi bir şekilde etki edebiliyor bazı insanlara.cambazcığımıza da böyle oldu.aman nazar değmesin.ben bu gece nöbetçiyim,bugün bana anlattıkalrını paylaşırım belki sizinle.buarada benden sıkılırsanız söyleyin yazmam..cambaz okurlarımı sinir etme sıkma dedi çünkü..tek yorumunuzla bırakacağım,kızdırmam cambazı daha okadar yemedim kafayı:)

kötü kedi kaan

cambaz hanım gecenin bir vakti çığırarak aradı.kaan manyakmısın diye.ee dedim senin hayatındaki hangi insan normal:) ama izini kopardım yaz ne halin varsa gör ,zaten orası artık benım olduğu kadar sürekli okuyanalrında senin tek şansın şifrelerimi biliyor olman dedi.ee ne yapalım yazacağız bir süre:) bugün çok yağmurlu burası,istanbulu özledim.cambazla kavga etmeyi ,tavla oynayıp bilerek yenilmeyi, yeşilköyde balık yemeyi,cadde de boş boş kahve içmeyi...
off sıkıldım ben burdan yıne...cambazz gel yer değiştirelimm bak acayip yakışıklılar var burda:)

Pazar, Eylül 21

cambaz cidden inanmıyorum..

cambaz cidden inanmıyorum,şifrelerini değiştirmemişsin.birdaha yazmayacağım yazının üzerine bakalım duruyormu aynı şifreler dedim bir baktım yessss..bu arada kaan ben:) italyadan yazıyorum size.kızımız yine fazla dedıkodu biriktirmiş bana.yarım saat telefonda konuştum kendisi ile bugün.ama bloga ara verdiğinden bahsetmedi.yaa sormayın neler neler oluyor bu hatunun hayatında anlatamam..güzel mi desem gereksizmi desem ne desem bilmiyorum .ama kesinlikle adidastan hemen hemen kurtulmalı,aman Allahım o ne oyle.Çocuk kabus resmen.Çünkü cambaz birşey anlattı dedim çocuk psyco.bu ne aşk ya.valla ben böyle aşık olmadım bu hatuna:)(tamam kızma kızma kapandı bitti gitti o konu evlenıyorum bile sana söz verdim diye) aa bu arada evlenıyorum ben,önümüzdeki temmuzda,bodrumda evlenıyorum.cambazla birlikte bulduk evleneceğim yeri:( siz şimdi diyorsunuz siz nasıl bir arkadaşlık yaşıyorsunuz.süper bi dostluk cambaz okadar güzel ayarladı ki bunu evleneceğim kadınla bile arkadaş oldu.
ama bana anlattıkları beni biraz üzdü..yine çok iyi geliyordu sesi,yine kahkahalarla anlattı herşeyi.hastanedeydı bir taraftanda kolum acıyor yaa diye söylenıyordu.son hafta güzelim son hafta canım benim dayan herşey çok güzel olacak.%92 yi yakalayacaksın .senin tahliline yetişemeyeceğim üzgünüm,sana telefonda söyleyemedim.ama ekim sonuna doğru gelıyorum.

neyse ben buaraya kaçak girdim:)cambazın haberi yok.sanırım bu defa öldürecek beni.ama eğer izin verirsen biraz yazmak istiyorum canım.sen dinlen biraz ben senin hayatını buralardan da takip ediyorum.çok özledim bende seni.dikkat et kendine,seni herşeyden çok seven bir sürü insan olduğunu sakın unutma.sen hep gül bugünkü gibi,hep minik toplar gibi zıpla avcumuzda,çok uzaklarda değil ama..

ara-mara-kara-sana seni nasıl -masal

bugün okadar çok mail geldiki sizden,son yazdığım yazıları soru yağmuruna tutmuşsunuz,ilginiz inanın çok hoşuma gitmiyor değil.nasıl olduğumu sağlığımı işimi ve onu hep sordunuz ilgilendiniz.benı hiç tanımadıgınız halde hastalığımla tedavi sürecimle,güneşle ilgili sorular sordunuz.bazen cevap verdim bir çoğunuza bazen bazılarınızın garip yazılarına ilgisiz kaldım..
ben burda yeni insanlar tanımayı beklemeden son 6 yıldır yaptığım şeyi sanal ortama taşıdım aslında.ama bu zaman zarfında hayatımda hiç beklemediğim şeyler gelişti.hayatım bölündü eksildi çoğaldı bazen hep gülen bazen hep ağlayan yüzler belirdi..
hayallerimi anlattım,babamı,ufaklığımı,kurbağaları,güneşi ben hep anlattım.ve dayanamayarak sizde döküldünüz maillerinizde bana..
bunları niye mi yazıyorum bir süre yokum çünkü.bu blogumu hergün takip edenlere haber vermeden gidemedim.bir süre ara vermeliyim.hayatımda neler olup bittiğini bilmeyiverin canım bir kaç gün belki birkaç hafta(dayanamam gerçi büyük ihtimalle).bunun elbet bir sebebi var.
bunu burda ifşa etmeyeceğim ama hayatım biraz sislensin istiyorum.böylesi daha aşklı böylesi daha zevkli böylesi daha bir heyecanlı..neler olup bitiyor sizce?

yağmuuur

iyi pazarlar efendim..
yağmurlu kendini kasvetli sanan bir hava ile uyandık bu pazara.
eskiden böyle havalarda kasvetlenen ben şimdilerde havayı içime çekip gülümsüyorum..
eskiden yaptığım üzüldüğüm kırıldığım asla olmaz dediğim herşeyi olur,niyeki diye cevaplayıp çözüyorum.
böyle daha rahatım daha huzurluyum ..
sonbaharın gelişi direk yağmurlarla başladı ,ben normalde sevmem yağmuru..hengame yaratır hep ortalıklarda.hava bulutlanınca kaldırıyorum başımı yukarı akşam yağ gece herkes uyurken şehir boşken diyorum:)
geçen gece sahurda haliçi izledik gecenin o en güzel saatinde hayatımdaki en'leri yaşadığım iki adamla,dedim izmirde bu satte tek araba olmazken burda hala bir yoğunluk var,yaşayan bir şehir var.o an içimden geçirdiğimi masada söylememiştim şimdi söyleyebilirim,yanımdakine dönüp diyecektim ki biz bu şehirde yaşadığımız için herşeyi bu kadar dibinde yaşıyoruz belki burda olmasak yanımda bilmem kim otururdu..

dün gece yine 03:00 ü gördüm.kendimi daha nekadar yoracağım bakalım,daha nekadar ..:)kaan sen gelmıyorsun diye böyleyim,vicdan azabından öl işte:D:D şaka tabiki özledim ama seni...sana anlatacak çok şey var..yeşiller morlar sarılar maviler..

Women ....dün gece izledim.filmin en önemli özelliği tek erkeğin son sahnedeki yeni doğan bebek olması..figuranlar bile kadın,erkek sesi bile duymuyorsunuz:)hiç hoş değil yahu,hahaha
bilindik kadın hikayesi,çok yakın arkadaşlar,işkolik,çocukkolik,lezbiyen ve evli eşine aşık bir kadın..hikaye evli olanın üzerinden hepsine dağılarak ilerliyor.Evli olan birbiririne aşıkken adam birden kelimenin tam anlamıyla aşiftenin birine kapılıyor.ama karısını hala çok seviyor falan filan..ayrı evlerde yaşamaya başlıyorlar ,adam sevgili yeni hatunla yaşamaya başlıyor ...ama filmin sonlarına doğru evli kadının aslında ne muhteşem olduğunu görüyorsunuz,boşanma kağıtlarını imzalamak üzereyken kocasının ben senı istiyorumu üzerine gülümsüyorsunuz..hehe işte türk filmi gibi mutlu son dıyorsunuz.canımcımla böle izledik izledik filmi.
ben dedim yok şekerim evlilik mi? ben almıyım alanada mani olmıyim:D
bu hepsi aynı olan filmlerde tek tüylerimi diken diken eden bir kadın bunu nasıl yapar dediğim bir nokta var onu söylemeyeceğim ama filmi izledikten sonra umuyorum anlayacaksınız.
film sonrasında hızımızı alamayıp avrupa yakasına geçtik peki niye ?çay içmeye:)
sonrasında yine Anadolu Hisarında dürüm..ayy yaa cidden içimde bir canavar yaşıyor inanın bana..profesyonel olarak 8 yıl voleybol oynadım 4 yıl dans ettim 3 yıl yemek canavarı bir kurbağa ile yaşadım ama hiç bu kadar çok yemek yediğimi hatırlamıyorum.

şimdi yağmur yağıyor inceden ben lost 4. sezona bakıyorum acaba izlesemmi beklesemmi..

sevgiler,iyi pazarlar..

bu haftasonu çok yazdım sanırım ve daha çok yazacağa benziyorum ...

no comment

birilerinin telefonunda bu şarkıyı çaldırmayı özledim..


Ain't no sunshine when she's gone,
it's not warm when she's away.
Ain't no sunshine when she's gone,
and she's always gone too longanytime she goes away.
Wonder, this time where she's gone,
wonder if she's gonna stay
Ain't no sunshine when she's gone,
and this house just ain't no home,
anytime she goes away.
And i know,i know, i know, i know,
i knowi know,i know, i know, i know,
i knowi know,i know, i know, i know,
i knowi know,i know, i know, i know,
hey i ought to leave the young thing alone,
But ain't no sunshine when she's gone,
only darkness everyday.
Ain't no sunshine when she's gone,
and this house just ain't no home,anytime she goes away.
Anytime she goes away,
anytime she goes away
Anytime she goes away......

Cumartesi, Eylül 20

sanırım

sanırım bu gece içeceğim.söyledim kurtuldum ,ohh be..

20 eylül,piyer loti

uykuumm var aslında deli gibi hemde:)sabah 5'e kadar bitmeyen enerjim yüzünden sürekli bi sus diye söylenselerde yanımdaki 2 şahıs(kim olduklarını anlayacaksınız aşağıda) şimdi cidden uykum var.ama yoğun bir şekilde çalışmam gerekıyor.bu hafta iki büyük müşterime '09 BP planlarını sunacağım.sonra kocaman koskocaman tatilde ailemle birlikte olacağım.çok heyecanlııı:)
dün akşam önce İstanbul'un en iyi 2. italyan Rest. da yemek yedim adidas ile(1. si neresi sormayın gülmekten söyleyemiyorum).uff yemek bitemedi bitmedi.sonra sevgili furbyim ile buluştuk benim kaymaklı ekmek kadayıfı krizimi yanıbaşımdaki kanaat da ayva tatlısı yiyerek giderdik.sonra herzamanki gibi çengelköy..ve dedıkodular dedıkodular..aman allhım gülmekten karnımın içi acı.ben bu adamı gerçekten çok seviyorum.sonra misafirimizi aradık eve geçtiğini öğrenince bizde kalktık eve geçtik.misafirimin kim olduğu konusunda susuyorum susuyorum:)sadece şunu söylıyım masalım kahramanları yedikleri zehirli elmanın etkisindeler birkaç gündür:) evde devleti kurtarma konuşmalarımız penguen geyiklerimiz sürdü sürdü.ikisi ilede nasıl eğlendiğimi anlatamam.üçümüz bir araya gelince günah keçisi hep ismi lazım değil şahıs olsada gercekten hayatımda en rahat olduğum en çok eğlendiğim en çok sinirlendiğim en çok yemek yediğim iki erkek kendileri.ikinizinde egosu şişmesin ,yoldurmayın bana kendinizi:)
kalkıp piyer lotiye gittik sonrasında,ramazan ramazan sevgili ruscuk kızları ile ordaki otele gelmiş bir grup ayı ile karşılaştık daha girişte,bir anda uykum açıldı valla:) neyse yine yedik yedik.hernekadar karpuzu tahin-pekmez ikilisine bandırıp yemeyi önersemde bana iğrenerek baktı iki dana..ama valla harikaydı yaaa:D sonra sürünerek geldik eve..burdan sonrasını anlatmayacağım kim nerde kiminle orasıda bana kalsın.

bugün çok çalışmam lazım çok...herşeyi bitirmem bütün planları resetlemem gerekıyor.ama ben dün gecenin neşesiyle hepsini yaparım sanırım.sabah sabah hadi kapıdayım kahvaltıya diyen sevgili adidas üzgünüm ama inan ne dediğimi anlamıyorsun sen yaaa.ben diyorum hadımım sen diyorsun kaç çocuğun var..bi izin yahu bi izin....

sevgiler,cambaz

Cuma, Eylül 19

düzeltme

yazılarımın sırası karıştı:( son yazımın başlığı dans ederken yüzüme bakışın olacaktı aslında:(

Perşembe, Eylül 18

19 eylül


dün akşam bütün şehirde kıyametler koparken ben sevgili arzu ve özhan çiftinin evinde küçük meleğimi koklamakla meşguldum.ayy nasıl lokum olmuş nasıl birtane olmuş ..ısırmakmak için zor tuttum kendimi.kikir kikir gülen harika ınanılmaz bir prens kendileri.kapıda önce azarlandım,bu kadar uzun zamandır onları ıhmal ettiğim için UMUTU görmeye gitmediğim daha doğrusu gidemediğim için bir güzel kalaylandım..Arzu ve özhanı bu kadar cok sevdiğim içinmidir nedir o melek bana okadar yakın okadar güzel ve okadar kanımdan gelıyorki anlatamam.Aylar önce doğduğunda ona aldığım ama birtürlü vermeye fırsatımın olmadığı havalandırmalı yorganını bu defa götürebildim,zor beğenen ve açık sözlü olan Arzum Arzum allhtan beğendi:) Umuta dedim senin doğduğun andan itibaren vardım ben küçük adam.Arzu ile ilk hamileliğini divan Kalamış da kutladığımız zaman geldi aklımıza nasıl sevinçli nasıl mutluyduk o gün.Dün konuşurken dedi ayy siz ikiniz kurbağa ile ozamanda dayaklıktınız bak şimdi hatırladım..güldüm geçtim..Geçekten kurbağa bu insanları hayatıma soktuğu için borçluyum aslında.herşey bir kenara o olmasaydı ben o küçük lokumu nasıl yiyecektim..

sonra özhan abicim bizi yalnız bırakmak için babasına gitti Fenerbahçe maçını seyretmeye ama yağmurun rüzgarın en şiddetli zamanı oldu bir anda evime gideceğim gidemiyorum.oturdukça oturdum onlardan çıktığımda 00:00 olmuştu bile..

sonra birden telefon çaldı..ben tele baktım sonra arzuya, kızım dedi açsana teli..dedim sen odaya git açacağım sonra kötü bakışları altında açtım tabiki ..iyimisn nasılsın ,sana mesaj attım çünkü seni bu havada merak ettim diyen bir ses..ben gülümsedim hafiften arzulardayım iyiyim evime gideceğim birazdan dedim..kapattık teli..Umutu odasına bırakmaya giden arzu birden durdu ve dayaklıksınız ikinizde ayrı dayaklıksınız diye söylendi..sustum sustum,,ee ne deseydım yahuu allah allah:)

bu 18 eylülü 19 'a bağlayan gecede okadar çok şey yaşamışken ,arzu-özhan-umut üçlüsünü yazamadan edemedim..buarada telefonun kimden olduğunu hayatta söylemem ısrar etmeyın..ama ..
öpüyorum ,bashbash
cambazdan sevgiler..
buarada bu faso fiso yazılara ara verıp adamakıllı şeyler yazmaya başlayacağım :d

dans ederken bana bakışın,,19 eylül



vazgeçtim anlatmayacağım dün geceyi,bana özel kalsın..sadece artık fotoğrafların olayların kişilerin önemi kalmadı benim için ;)..ben göreceğimi gördüm gözlerde ,,size iki film-dizi repliği sunuyorum,onlar herşeyi anlatıyor aslında..


Sophie: Birini ilk kez görmek bir şarkının melodisini işitmek gibidir. Fiziksel çekim her şeyin önündedir.
Alex: Anlıyorum.
Sophie: Ama o kişiyi yakından tanımaya başlarsın ya, işte o şarkı sözleridir. İkisinin uyumu büyüleyici bir şeydir.
(Hugh Grant ve Drew Barrymore'un oynadığı 2007 yapımı romantik-komedi Music and Lyrics'ten bir sahne.)


büyülü anlar vardır masallarda,benim yaşadığım masalda büyülü anlar yok çünkü masalın her anı her kötü bölümü her mutluluk sonu zaten büyülü..her sayfa en dipte en tavanda yaşatıyor hayatı masalın kahramanlarına..benim masalım büyüleyici bir tümden ibaret..


Mulder: O rahip sana ne demişti?
Scully: Birdenbire "Vazgeçme!" demişti.
Mulder: Neden?
Scully: Bilmem. Belki seninle ilgilidir.
Mulder: Bana değil, sana "vazgeçme!" demiş!
: ( Rahibin geçmişte pedofili suçlusu olduğunu hatırlatan ve ona güvensizliğini vurgulayan bir tavırla) Hıhh!
Mulder: Bak, Peder Joe şeytanın temsilcisi olsaydı, Şeytan'ın asla söylemeyeceği bir şeyi söyler miydi? Belki de asıl cevap budur işte! "Asla vazgeçme!"


Kaan bana asla vazgeçmemeyi öğretti,hayattan!!!!!!!!! aşktan!!!!!!!!! hayallerimden!!!!!!!!kahkahalarımdan!!!!!!!! özgürlüğümden!!!!!!!!!!ve minik yeşil zıplayan yaratıklardan!!!!!!!!!!!! hiçbirinden vazgeçmedim,vazgeçirilmedim..ve bundan da hiç şikayetçi değilim..


sevgiler,cambaz..

18 eylül

:D 4000 olmuş ziyaretçi sayımız..

Çarşamba, Eylül 17

17 eylül

aşağıdaki yazıdan hemen sonra güneşin annesi ile konuştum,tepkisizmiş ilaçlara dün ve çok mutsuzmuş ..nazar değdirdim meleğime:(

Salı, Eylül 16

16 Eylül

geçtiğimiz haftasonu güzeldi yorucuydu..Serkan Şedele nin stüdyosunda güzel bir çekim karmaşasındaydık.nasıl sıcaklar nasıl tatlılar ve çalışması nasıl zevkli insanlar..itiraf ediyorum azkalsın bir gay 'e aşık olacaktım.dünya tatlısı yakışıklısı zevklisi beceriklisi ve başarılısı allahım nie böylelerin tercihleri bizden yana olmuyor yahuuu..bütün bir gün yemek yedim yedim yedim ve yine yedim..zaten bir gece önce yani cuma gecesi kanyon wagamama da öyle bir yedim ki off yani..o çin çubukçuklarıyla bu kadar hızlı bu kadar çok nasıl yemek yenir görseniz inanmazsınız.üzerine çift kaymaklı ekmek kadayıfııı:d aman allhım ben bu aralar yerken öleceğim sanırım...anlayacağınız cuma gecesi ve cumartesi tüm gün çok eğlendim çok yedim.wagamama da yan masadaki oturanlar biraz sessiz gülermisiniz dedi en son:D..yani bendeniz yine ses ayarı bozuk plaklar gibi kikir kikir elimdeki çubuklarla taklit yapıp güldüm yemek yedim.kendimi herşeyden çok seviyorum buaralar,bu özgürlüğümle bu özgür irademle bu neşemle bu sesimle kendimi çok seviyorum..

cumartesi akşamı 20 kişilik bir iftar sofrasında tek lokma yiyemedim:D ama tam bir ramazan eğlencesiydi iftar yemeği.Hem bir arkadaşımızın doğumgünüydü onu kutladık hem uzun zamandan sonra yine hepimiz yine hepimiz içindik..kendimi dahada iyi hissettim onlarla.

gelen maillerinizde sağlığımı soruyorsunuz hep.çok iyiyim gerçekten okadar iyiyim ki hayatımla ilgili kararlar alabiliyorum artık yani yarıda bıraktığım kararlarımı,hayatımı tekrar yaşamaya başladım..

yine parça parça yazdım dimi:( bir ordan bir burdan..
çok konuşuyorum çok gülüyorum herşeyi tavanında yaşıyorum buaralar ama içim hala ezik..yüreğim hala ayakta.yüzüm hala gerçekten aydınlanmak için o sesi bekliyor.yaa ben salakmıyım demekten alamıyorum kendımı..ama olmuyor denedim olmuyor..

Kaan yine gitti ve ben hemen özledim onunla dertleşmeyi.bana içinden geleni yaşa ve bunun için kimseye hesap verme demişti..kaancım okuyorsun biliyorum seni dinliyorum kimseye bakmadan dibinde yaşıyorum..hadi cabuk dön son tahlılime yetiş ,sıkıldım hastanede yalnız olmaktan...

Güneş çok iyi ..herşey çok güzel gidiyor ,ama çok özledim onu..kurbağasına söyediği gibi iyi bakıyorum,hergün onun yerıne öpüyorum..Sırf Güneş için Kurbağaları tekrar sevdim..

şimdilik yeter bu kadar saçmalık..

bashbash


cambaz

16 eylül

haftasonuna dair yazımı daha yayınlamadım evet ama bugünü yazmassam çatlarım..allhım bidaha hep sivri burun sivri topuk ayakkabılar giyeceğim.kendimi dunyanının en sexi kadını gibi hiseetmenin yanında girdiğim toplantılardaki işleride aldımm.heyt beee papuçlarım sen nelere kadirsin yahu..ayy bırde yenı yaa bu papuçlar şimdi ben bir heyecan bir heyecan..elımden gelse tüm maaşımı ayakkabılara yatırabilirim.şimdiye kadar ex sevgililerim de dahil aldığım tüm hediyelerin en güzelleri hep ayakkabılardı yada ben öyle düşünüyorum..ama yok yok bitane ahşap bi kutu vardı o ve içindeki küçük notlar unutulmazlarda 1 numarayı oynuyor şuan..hade çok saçmaladım bashbash

Pazartesi, Eylül 15

15 eylül

çok güzel bir haftasonu geçirdim,her ne kadar bir planım iptal olsada (ki kesin nazar değdi kem gözlere geldi) çok güzeldi..çok güldüm çok yemek yedim yine..ayrıntıları ile anlatacağım ama şimdi çok işim var ,uzun bir ara ayırıp yazacağım ..sizi biraz meraklandırayım,moda çekimleri,çok güzel bir iftar( bağırmayın hemen oruç tutmuyorum yemek yedim dedim yaaa) ve bütün bir pazar kekler-pastalar-filmler...bashbash şimdilik ..aaaa bu arada Güneş den de haberlerim var :) ama içimi acıtan tek bir şey var yineee yineeeee,ona da hay .... ye emi demek istiyorum:)
cambaz

Cuma, Eylül 12

13 eylül

bir fotoğraf stüdyosunda girdim 13 Eylüle:) ünlü oluyorummm ünlü:D

12 eylül

uzun zamandır bu kadar ara vermemiştim sevgili bloguma.aslında itiraf ediyorum canım hiç yazmak istemıyor.gerçi ben bu isteksizlikle oooo ooooo sayfalarda yazabilirim.biliyorsunuz dengesilik diz boyu bendenizde.aslında bir garip hallerdeyim bir kaç gündür.daha doğrusu salıdan beri.Güneş gitti.isviçreye daha farklı bir tedavi için gitti..ve ben iki gündür sevgilisinden ayrılmış misali yastayım..neyse çok bahsedip oturup ağlamak istemiyorum..umarım herşey onun için en iyisi olacak.giderken bana en sevdiği kurbağasını bıraktı,onu özledikçe onu öpersem o hissedecekmiş...bir bilse ben kurbağa öpmeyi bırakalı aylar oldu...

inanılmaz bir sakinlik bir rahatlık var üzerimde,kimse canımı sıkamıyor (iş dışında) kimseye sinirlenmiyorum böyle nasıl bir bahar havasındayım anlatamam..sadece gülüyorum bol bol yemek sefalarındayım.ama ilginç bir şekilde kilo almamışım:)

geçtiğimiz haftasonu çok güzel bir kaçamak yaptım belkide onun etkisi sürüyor hala bilmiyorum. ama sanki böyle bu aralar hayatımda büyük bir değişiklik olacakmış gibi hissediyorum..falımda çıkmıştı en geç 20 eylül de gülücüklere gark oluyorsun diyordu:)

bu haftasonuna ait güzel yorucu planlarım var ama en güzeli sahur programı,merak etmeyin bu halimle oruç tutmayacağım ama sevgili furbycimle geleneksel piyer loti sahur programınıda ihmal edemezdim.
ufff başkasına çok eğlenceli kendime çok sıkıcıyım buaralar.eve gidiyorum sevgili köşe lambamı açıyorum (kendilerini çok sevdim zira ) başlıyoruz dizi izlemeye..arkada hafif bir müzüüükk..böyle pek bir huzurluyumm.tabi bunu haftada sadece 1 kere yapabiliyorum..kendimi yormak istercesine hergün başka bir yerdeyim..dün viaport taydım bir arkadaşımla.ortada bulunan akustik meydanda yankı olayını bilmeden bir kahkaha attım tam 8 kere yankı yaptı sesim.meğerse o meyadanın özelliği akustiği imiş..tabi arkadaşım gülmekten yerlerde ben girecek delik arıyorum:) çok eğlendim ama itiraf ediyorum..
dönerken sezen dinledik hep arabada,ikili delilik çıkınca istemsiz bir ileri attım cd yi ,arkadaşım dedi hayırdır cambaz seni de mi nefret ettirdiler bu güzelim şarkıdan.dedim yok nefret etmek değil bu şarkı ikili delilik tek başına dinlenmez..ama ben bir şarkıya fena takıldım dün gece hala dilimde..sözlerine inanmasamda gerçek aşk herşeyi affetse de ; (ama gerçek aşkk öyle lafla penir gemisi yürütenler değil fedakar olanlar) şarkının nakaratına takıldım kaldım..

araya girenleri
el sürenleri
ben unutsam kalp unutmaz
ihanetle vurulmuş biri eskisi gibi kanatlanamaz...

Pazartesi, Eylül 8

08 eylül

bugün resmine dokundum bennn..ama bu defa öpmedim..ilk defa öpmedim..
bakışlardan çok şey çıkarabilme yeteneğim sayesınde yürüttüm 3 yıl bir ilişkiyi ve yine bu sebepten içimdeki seven aşık küçük çocuğa rota değiştirmesini bu yüzden söyledim..ben fakir budalalar gibi ayy adam beni seviyor diye söylenırken sevgili facebook zımbırtısında gördüğüm tek kare fotoğraf herşeyi alt üst etti..daha doğrusu açığa çıkardı..bakışlar ahh o bakışlar..uğruna bir motorun arkasında kışın en soğuk gününde silivriye gittiğim bakışlar...
çok dramatize etmeyeceğim hatta hiç öyle bir niyetim yok..şimdi sadece böyle bir anda çivi çiviyi sökermi yapsam yoksa gerçek ben gibi özgür ruhumla sakin sakin kendikendime unutmayı mı beklesem diye düşünüyorum..ayyy çok salağım dimiii:d
ben salağım o yüzden çivi çiviyi söker yapacağıma kesin çiviyi kuvvetlendiririm..en iyisimi ben kimseye bulaşmıyım:D biliyorum kendimi yahu...

buarada selin 'cim merakın ve ilgin için teşekkürler ama sana sorduğun soruların cevabını burdan direk veremem malesef..hayatı bir çırpıda yaşamak istiyormuşsun gibi bir niyetin var demişsin..inan benım öyle bir niyetim yok en azından yoktu..ama herşey okadar hızlı gelışıyor o kadar tadı damağımda kalıyorki ne yapacağımı şaşırıyorum herşeyi bir anda yapmak yada yapmamak istiyorum..

bir isimsiz daha var ,mail adresini bırakmış..ve bana burdakileri senmi yazıyorsun yoksa kopyala yapıştırmı yapıyorsun diye sormuşsun..ben yazıyorum ...o yüzden bu kadar karman çorman ve anlamsız:)

sevgilerssss
fotoğrafları sevmeyen cambaz

Perşembe, Eylül 4

:)

bugün yeni doğmuş bebek gibiyim.bugün aşkın ilk günü gibiyim..bugün şimdiye kadar yaşadığınız tüm güzelliklerin en güzeliyim..herşeyin bittiğini zannetiğim bir anda yine benim herkese tanıdığım milyonlarca şansın bir tanesi bana tanındı..ilk defa etrafımdakılere tanıdığım şanslara şükrettim..çok mutluyum çok huzurluyum..uzun zamandır ihtiyacım olan herşeyin en çoğuna sahibim..

dün gece bu mutlulukla gece 4 dü daha ayaktaydım..Güneşime kek yaptım.istediği gibi damla çikolatalı ama aynı zamanda muzlu ama aynı zamanda meyva parçacıklı :)keki yaptım..sabah erkenden onun ilaç saatini yakalayıp yedirdim kuzuma..gözleri yarı açık sütle hapur hupur yedi ..bir taraftan da cambaz seni rüyamda gördüm kucağında tam bin tane kurbağa vardı diye söyleniyordu..beni seviyor olmasının tek sebebi benimde kurbağaları sevmiş olmam başka birşey değil yani..herif açık açıkda söyluyor bunu..:) çok alıştım ona..oda bana..korkmuyor değilim bu yakınlıktan..üzmekten üzülmekten korkuyorum..kocaman gözlerini bana her diktiğinde içimde biryerler eziliyor ayağa kalkamıyorum...dua edin kuzum iyileşsin biranönce..

haftasonu burda olmayacağım küçük bir kaçamak diyelim...çok mutluyum çok..kimse hiçbirşey şuanki keyfimi yerınden oynatacak birşey yapamaz..hatta şu an kovulmak üzereyim o bile umrumda değil...:D

öpüyorum tüm güneşleri

cambaz

04 eylül

o kadar mutluyum kii yazacak kelime bulamıyorum..başardımm..%85 i başardımmmm..

Salı, Eylül 2

sıkıldım

sıkıldım sıkıldım uçmak istiyorum..

02 eylül

bu sabah yani azönce hayatımın en güzel uyandırılışını yaşadım çok uzun aradan sonra..gözlerimi açtığımda gözlerime değen kocaman bi çift bal rengi gözler içime işledi resmen..bir eliyle yanağımı okşarken diğer eliyle kocaman bir bardak portakal suyunu tutmaya çalışıyordu..hayırdır cambaz aşk kapıdamı diyeceksiniz ama hayır..
ilk defa bir hastane sabahına uyandım uzun bir aradan sonra.çünkü benimde korkularım başladı artık olmadık korkular olmadık paranoyalar.yalnız kalmaktan deli gibi korkar oldum 3-4 gündür..,gözlerimi açtığımda minik Güneş 'in ismi gibi bal gözleri ile karşılaştım.mikrop kapmaması için takılmış ağızlığından zorla görünen küçük yüzü daha pembeydi..belli ki oda benım gibi çok erken teşhis edilmiş taze bir hastaydı.kalktım kucağıma oturttum..bana hadi kalk artık dedi geç kalacaksın annem seni uyandırmamı söyledi..öyle güzel bakıyorduki ..öyle bal ..elindeki portakal suyunu bir çırpıda içtim.çünkü o ödevini yapmış içmişti bende içmeliydim..
son bir haftadır aşk yaşıyoruz küçük arkadaşımla..öyle bana benziyorki..bir kere adı güneş..oda çok güçlü pozları çekip her şeyde ağlıyor benım gibi..oda kurbağaları çok seviyor,hatta odasını yeşile boyattık iki gün önce..ve onun babası çok erken gidenlerden..Güneşin annesine olan hayranlığım her geçen gün artarken ,benim 4 ay önceki korkaklığım gelıyor aklıma..kahroluyorum..kimseyi hiçbirşeyi dinlememeliydim..bana verilen hediyenin tadını çıkarmalıydım ama ben yapamadım,bencilce davrandım.

Kalktım dün akşamdan getirdiğim kıyafet valizimden bakarbakmaz birşeyer seçtim ..tam çıkıyordum eğildi yanağımdan öptü kocaman bugün güzel olmadın dedi elbiseni giy hani şu upuzun olanı ,,seni seviyorum unutma kurbağacım dedi..bende seni seviyorum bal renkli kurbağam dedim...akşam gelırken isteklerini sordum,sen gel yeter dedi..gel dışarıyı anlat bana...

gözlerimizi kör eden boş hayat hırslarını artık ertelediğim için şanslı hissediyorum bu hastalık sayesınde kendimi..beni neyin mutlu ettiği ile ilgileniyorum nasıl mutlu ettiği ile değil..ve artık kesinlikle bir oğlum olsun istiyorum hayata tekrar dönüp kendimi hazır hissettiğimde..bal gözlü ,karamel saçlı bir oğlan..bir fırsatım daha olsun istiyorum şimdiye kadar dokunup tutamadığım -başaramadığım herşey için...

Pazartesi, Eylül 1

01 eylül

ve sonbahar geldi..nasıl geçirdim bu yazı nasıl bir çırpıda bitti bilmiyorum.çok güldüm çok ağladım çok yemek yedim çok gezdim..kışa dinlenmiş olarak gireceğime son derece yorgun giriyorum.son iki aydır bir haftasonu bile istanbulda kalamadım..sabah kahvaltılarım -yürüyüşlerim böcekle motor sefalarım hepsi yarıda kaldı.kışa bıraktık bir kısmını..tabii bu kış güzel istanbul ile ben ne kadar aynı paralelde oluruz onuda bilmiyorum..aşağıdaki yazıyı uçakta yazdım yaptığım bir telefon görüşmesinin üzerine..ben ilk defa uçaktan çok korktum nedenini niyesini bilmiyorum ama o uçak izmire inene kadar yapmadığım şey kalmadı,yanımda oturan çocukla muhabbet ettim zorla.bıraz daha uzun bır yolculuk olsaydı kesın evlılık aşamasına gelmiştik o kadar diyim ben size:)
haftasonum çok ciciydi.Çeşme sıcağı shayna kalabalığı derken bitirdik bir aktivasyon projemizi daha..Ama ben yine pes dedim..Shayna nın sahibi ile konuşuyoruz muhabbet koyulaştı falan derken ana adam pat diye eskiden s... t.... oynuyordum demesın mı...yuh dedim yaaa yuhhh..ulan paraylamısınız sırayla mı..nedir bu böyle..hayırdır cambaz bembeyaz oldun dedi..yok dedim yok birşey hadi size iyi günlerrrrr:D sağ olsun projemın eksıksız geçmesi için elinden geleni yaptı.
cumartesi akşam iş bitikten sonra pişticimle buluştuk..alaçatıya gittik ..izmirimin o meşhur kumrusunu yedik ardından inanılmaz bir yer bulup oturduk hemen; shot shop ..ben alkol olayını geçen hafta abarttığım için sakızlı vodka shotları devirmekten alamadım kendimi..alaçatıyı sokaklarını gezdik..aman allahım ne güzel ne masum ne içten yaşamları anlatıyor o evler..
sonrasında Babylon a gittik 80's party vardı..çok eğlendikkk..uzun zamandır dinlemediğimiz şarkılar klipleri ile birlikte süperdiii..ertesi gün sahilde inanılmaz bir kahvaltı yaptım kendi ekibimle.sonrasında İzmire geçtik.Pişticim evini boşaltıyor eşyalarını koliledik,laklak yaptık ve benım gitme vaktım geldiğinde eğer orda yaşasaydım akşamına ne yapardık onu konuştuk..içimin yağını eritti eşşek...
geç saatteki uçağımda ben çok korktuumm:( okuduğum kanlı canlı gerilimli kitap bile beni korkmaktan geri alamadı.bu defa yanımda bir yakışıklı da yoktu:)

buarada okuduğum kitap '44.çocuk ' dehşet.çok çok sevdim.stalin rusyasındaki çocuk cinayetlerini anlatıyor.çok genç bir yazar ,dili biraz karışık ama bu çeviriden kaynaklanıyor sanırım.aynı çevirmenin daha önceki çevriside hoş değildi.fakat kitabın konu -tarih gidiş gelişleri-arada yoğun bilgilendirmesi çok güzel.

evim çok güzel oldu..bir arada ikea yaparsam süper olacak..artık berjerlerime oturup kahvemi alıp kışın yağan karı seyredebilirim:)ev değiştirene kadar bu değişiklikle idare edebilirim sanırım..

Kaan özledim seni yaaa-çabuk dön..Natali ile uğraşamıyorum valla bu kız yedi bitirdi beni...

PS: asıl bombaaa..alaçatıda pişticimle oturuyoruz..hooop iki çift yaklaştı yanımıza..pişticimin eski kaptanı kardeşi ve eşleri ile hemen arkamızdalar..Zaten karısını hiç sevmem.bize sanki basılmışız gibi bakıyorlar tuhaf tuhaf..dedim ne oluyoruz yaaa..neyse..pişticimle epey güldük dedikodularını yaptık ama kabul etmem gerekır haksızda sayılmazlar fitne fücur düşüncelere kapılmakta..istanbulda değil izmirde değil alaçatıda ben ve pişti ne alaka:Dbeklemıyorum tabiki insanların kardeşim olsa bu kadar seveceğim bir adam olduğunu anlamalarını..kim ne kadar kızarsa kızsın onunla görüştüğüme kim ne derse desin umrumda bile değil..

yorum?

Şiiremiyoruz. Faturalarını mı ödemedik, kesildi ilham.. Taştan insankızları, insanoğulları olduk. SEVİşiyoruz, öpüşüyoruz. Öpüşürken gözlerimizi kapatıyoruz ama tutkudan değil. Utandığımızdan hiç değil. Kaybedişlerimizi ve öptüğümüz bilmem kaçıncı dudağı inkar etmekten.. Hal-i ahvalimizi inkar etmekten.Heyecan istiyoruz, etimiz kadar sıcak. Yine, yeniden. GÜVENimiz piç olmuş çünkü. SAMİMİYETimizse orospu. Sevmek de değil artık ağrısını çektiğimiz, acılarımız bile taşlaştı. Acımıyoruz. Kanamıyoruz, damlamıyoruz. Kuruduk. İçimizden sıcak bi şeyler akardı eskiden. Yüzümüzü ateş de basardı. Ellerimiz bile titrerdi.İçten kahkahalarımız, fotokopi gülüşlere bıraktı yerini. Herkese birer nüsha. Fotojenik durabilmek kafi.Taştan, demirden bir zırh ördük kendimize; hainlerimizin, riyakarlarımızın ve şeytanımızın da katkılarıyla.. Soğuğumuzdan üşüyoruz şimdi. Bir sıcak el gelse, dokunsa..