Cuma, Ekim 31

gönderilmeyen mektuplar




son 1 saattir kendimi susturamıyorum.

son 10 yıldır yaşlı adamlara dayanamayarak hüzünle ve sevgiyle ve özenerek bakmaktan kendimi alamıyorum..babam yaşasaydı 59 yaşında olacaktı..59 yaşında huysuz belkide tüm gençliğinin aksine çok mutlu yaşlı bir adam olacaktı..

yukarıdaki link çok ünlü bir fotoğrafçı ve sanat yönetmeni olan bir adamın annesinin ölümünden sonra sürekli hafızasını kaybeden babasıyla ilgili günlüğünü anlatıyor..

uff hala ağlıyorum sanırım.bilgisayarın tuşları ıslanmaya başladı ben hala yazıyorum..

babamın son zamanlarını fotoğraflayacak az vaktim oldu..8 ay..ama onu şüphelendirmeden gideceğini ona hisettirmemek için az sayıda resmedebildim onu..

ve küçüktüm..

ve gideceğini bende kabul etmiyordum

ve daha iyi şeyler gelmedi aklıma...

şimdi olsaydı neler neler yapardım..ama gitmesini yine engelleyemezdim..

ama gittikten sonra...

o kadar çok mektup yazdım ki ona..

o kadar çok...

gönderilmemiş mektuplar...gönderilemeyenler...

babalara olan zayıflığım hiç bitmeyecek sanırım..

babayla küs olanları hiç dinlemeden hep yargılayacağım sanırım..

üzgünüm..

babaları tarafından benim kadar sevilmeyen çocuklar için..

aşkı babalarından öğrenmeyen kızlar için...

üzgünüm babişkom,bir gün bir başkasının babasına baba diyeceğim için...ve bunu istediğim için..