Çarşamba, Nisan 29

kısa kısa volume :xxxxx

bademciklerim 4 tane olmuşşşşş:(

sanırım dün film izlerken yediğim dondurmalar yaptı utanmadan bunu..

dün neye yada kime inat bilmiyorum kolumda kocaman serum aletiyle kırmızı oje sürdüm .ama böle cart kırmızı.

bu arada iki günlük serum vitamın takviyesi ile uğrasıyorum.
dün ilkini atlattık bugün ikincisi.ama kolumda kalan zımbırtıyı sevmıyorum.

Zara daki birçok elbiseyi yakışsada yakışmasada almak istiyorum.:)

bu kadar,,,,

Salı, Nisan 28

ve bu haftaaa

sevgilimmm macaristanda :(o ülkeyi sevmıyorum sevmeyeceğim hatta hep nefret edeceğim,ığğğğğğğğğ
ben istanbuldayım ama haftasonu umuyorumki izmir semalarında olacağım...
dün gece evde film izlerken her ayak sesinde sanki sevgilim gelıyormus gibi hissettim
projem başladıııı ve anladım kiiiii benım migrenım strese bağlı:(
ve migrenımın tek ilacı kurbağa yemek:D
çok fena mali krizdeyim allam allam izmire sanırım otostop çekerek gidicem:( böhüüüü kriz sonunda benide teğet geçti....
ayakkabı bulamıyorum.mevsimlik ayakkbı bulamamanın verdiği sinirle hala ugglarımı giyiyorum:(
sevgilimle bozcaada planımızı uygulamak için can atıyorum:(
pazar günü yaptığım yemek hala bitmedi ayyy hala onu yiyorum,bööğğ

lütfen lütfenn izmire gidebileyim...
1 mayısda dikkat dikkat....

cambaz..

Perşembe, Nisan 23

sanırım biraz uzun bir hikaye..


ne zamandır yazmıyorum değil mi?

kaç zamandır doğru düzgün yazılardan mahrum bırakıyorum kendimi..oysa nasıl yazardım kendi kendime 3 cümlede olsa her gün yazardım..bazen kendimi ağlatırdım bazende sizi ağlatırdım.Yorumlarınızı yazmaz böylece kendimi bu günlüğün efendisi sanırdım..Bugünlerde yazarsam neler döküleceğini biliyorum dilimden..


korkuyorum..bu yaşadığım şeyin büyülü bir rüya olmasından korkuyorum.Birinin beni uyandırmaması için dualar ediyorum..

neler anlattım size sevgilimle ilgili..

bazen bana salak dediniz hala olup bitenin karşılığında ondan sevgiyle aşkla bahsettiğimde..Bazen değmez dediniz kendine bunu yapma diye yorumlar yazdınız..bazen bak o senden başka bir tende seni aramaya bile cesaret ediyor kaldır başını gökyüzü hala mavi hala sen gülüyorsun diye teselliler ettiniz beni..

koca bir yaz hastalığımın beni hayattan tamamen kopardığını düşündüğüm her an yazdım ..ona ihtiyacım olduğu ama onun bunu anlamadığı yada anlasada ayaklarında tonlarca beton olduğu için gelmediği zamanlarda buraya yazdım..onsuz olan bütün satırlarımın hiç olmazsa 3 noktalı bitenleri onun içindi..satır araları oydu..

ilaçların yan etkilerinden ayağa kalkamayıp sesinin bana iyi geleceğini bildiğim zamanlarda onu aradığımda sinemadaydı..

sarayburnunda oturup daha 5 kür daha var dediklerini öğrendiğim gün nerde olduğunu bilmiyordum..

ama haklıydı biz ayrıydık..hayatlarımız nefeslerimiz zevklerimiz herşey ayrıydı artık,benim beklediklerim anlamsızdı..sadece gökyüzümüz aynıydı..

sonra ben silkindim,deri değiştirdim.iyileştim.kürlerimi bitirdim.gökyüzü yine mavi oldu.yine alkol alıp derin sulara atladım.ölüdenizde sabaha kadar içip bağıra bağıra şarkılar söyleyip kendimi ,bu iletten kurtulduğum için kutladım.

Onu unutmam gerektiğine karar vermişken bir gece bu kararımın doğruluğunu gözlerimle gördüm..o gecenin kalanını hala hatırlamıyorum..

Etrafımdaki erkekleri hep görmemezlikten geldiğimi fark edip kendime kızmaya başladım,hatta bu arada evlensen hayatın ne tuhaf olur diye kendi kendimle kavgalar bile ettim.Ama kimseyle gözgöze gelemedim..Kimsenin göz rengine bakmadım-bakamadım..

Sonra herkesi resetledim..kendimide..bitti dedim..9 ay oldu artık..ve ben bu 9 ayda kendi hayatımı kendime yenıden verdim..

sonra onu yine gördüm..gözlerini...kirli sakalını..kocaman gövdesini..ve herşeyi unuttum..onsuz nekadar acı çektiğimi..sevgisini aşkını bırakın, tüm onsuzluğumda yaşadığım herşeyi unuttum.beni yalnız bıraktığını-sevgisinden çok arkadaşlığına ne çok ihtiyacım varken olmadığını.bildiğim tek şey onu ne kadar çok sevdiğimdi..onunla ne kadar eğlendiğim..ne kadar güldüğüm ..

herkesi unuttum ..yalnız yaşadığım herşeyi..beni ne kadar üzdüğünü..

hatırladığım tek şey onunla mutlu olduğumdu.kimi nasıl karşıma alacağım umrumda bile değildi..onunla hiç keşke dememiştim hiç pişman olmamıştım..yine demezdim yine olmazdım biliyordum..


aradan 5 ay geçti..nasıl mutluyum..nasıl huzurluyum..onunla olduğum her an hiçbir kötü günü hiç bir kötü anıyı hatırlamıyorum..arada bensiz ama başkasıyla olduğu zamanları hatırlayıp üzülüyorum canım yanıyor hiç yanamayacağı kadar kabul etmekte zorlanıyorum ama hemen unutuyorum ona bakınca..yanağıma kondurdugu öpücük bu kadar mı değerli benım için sen diyorum cambaz nasıl sevmeyi başardın bir erkeği böyle..


hele bu son zamanlarda..aynı hayatı yaşıyoruz hiç yaşamadığımız kadar..yanyana iken farklı şeylerle uğraşabilecek kadar birlikte nefes alıyoruz.ve ben bundan hiç şikayetçi değilim.resetlendim-resetledim ve fark ettim ki en iyisi bu..

16 nisanda yazdım en son yazıyı..hayal etmiştim ki akşam eve döndüğümde bu güne özel birşeyler görürüm..ve onu evde bulurum diyordum antremana gitmez bugün..yanılmıştım,sevgilim evde yoktu..ve o güne özel bir şeyde..ama..tüm evi toparlamış ve evin her köşesine notlar bırakmıştı.

-yatağı topladım

-yok artık senin eşyalarını da ben toplamıyım istersen

-tv kablolarını kontrol et

-çok güzel uyuyordun uyandırmaya kıyamadım,bu sana değil okuma furbye yazdım:P

-ocağı silmedim,üşendim kusura bakma:)

-bulaşıklar için vaktim kalmadı ama ketıla suyu bile koydum

.......

ve bunun gibi birçok not..her birini okurken 16 nisanı unuttuğu için duyduğum kızgınlık geçti..eve geldi..en önemlisini bulamamışım meğer.Yatağın içindeymiş, VE EVET SENİ ÇOK SEVİYORUM..

sesimi çıkarmadım..yemek yedik.aldığım şarabı açtık ve ilk kadehte 16 nisana içelim dedim..yüzü allak bullak oldu..ama kızamadım..herhangi bir günde sırf bütün keyfim yerine gelsin diye bana yaptığı güzelliği harcayamadım 16 nisan yüzünden..

....


şimdi bunları niye yazdım dimi..ben çok korkuyorum..hiç olmadığımız kadar bizken..yine ben ve o olmaktan korkuyorum..bana kendini bu kadar alıştırmışken herşey yerle bir olacak diye korkuyorum..ben herşeyi son bir kez baştan başlatmışken birşeylerin gelip bunların hepsini elimden almasndan korkuyorum..evet ben yine aynı benım umursamaz boşvermiş laklak yapan..ama biz kelimesini boşveremıyorm...


bütün bu yazdıklarımı okuyunca çok güçlü olduğumu hatırlıyorum..ben güçlüyüm..yalnız bile olsam..ama güçlüyken mutlu değilim..ben onunla hayatı yaşıyorum..ve bundan başka hiç birşey istemıyorum..


biliyorum sıkıldınız..özürdilerim..çok duygusalım yada gerçekten korkuyorum..


sizi seviyorum en azından birçoğunuzu..


cambaz






Perşembe, Nisan 16

16 nisan 2005

sanırım ölüyorum..
bütün gün dışarıdaydım..
son toplantım için ki 18:00 daydı ofise koştum ve oda azonce bitti..
güneşten yanmış yanaklarım ve dahada belirgenleşen çillerimle çok çok yorgunum..
hemen bir duş almak istiyorum..

olanları anlatacağım ...çok güzel...

ve bugün 16 nisan..Hilton oteli..125 numaralı oda..

bu cümlenin yazısını bekleyin anacım:)

hepinizi seviyorum,en azından bir çoğunuzu

cambaz

Salı, Nisan 7

kısa kısa hep.. ne bu be?

uzun zamandır yazamıyorum ..
eski yazan beni özledim..
oto boka yorum yapan..
denize bakınca eve gidip 5 bin kelimelik ansiklopedi hazırlayan halimi..
ama bu düşünemiyorum demek değil..
ama bu hala eski ben değilmiyim demek değil..

bu blogu ne için açmıştım sahi ben..nerelere geldik değilmi..
blogumun açılışının 2. yılını kutluyorum kendi kendime..
ben bu günlerde sanırım biraz buruğum..
eskilerden bir zamanda 3-1-1=1 delilik olmuştum hani.beni okuyanlar hatırlar.sanırım ben o gidenlerden 1 tanesine üzülüyorum bu aralar.geçen yıl bu zamanlardı aşağı yukarı..küçücük..minicik bir veda yaşamıştık-tım..
bazen düşünüyorumda ben bundan yıllar sonra kalabalık olmak istiyorum..
bazende düşünüyorum ben beni yaşamak istiyorum o yüzden kalabalık olmayı istemıyorum..
minicik küçücük ellerin göğsümde olduğunu hayal ediyorum..
ama bu hayali benim gibi birinin yapamayacağını altından kalkamayacağımı düşünüyorum..
ben Ayşe olamam sanırım..Yada bilmiyorum..
geçtiğimiz sene gözümü karartsaydım ve biri elimden tutsaydı sıkıca belkide şimdi bu satırları başka başka yazacaktım..sanırım ben dönemsel bir iç burukluğu yaşıyorum.Biliyorumki bir kaç gün içinde yine iç huzuruma kavuşacağım..kadınsal içgüdülerden kadınsal duygulardan sezgilerden nefret ediyorum..erkekler gibi olmak istiyorum yüzeysel..anı yaşayıp üzülüp sıkılıp sevinip o an bitirenlerden..

özürdilerim garip triplere girdiğim için bu aralar:(sanırım ben üzgünüm aslında bugünlerde..
özürdilerim...

önümüzdeki haftasonu bir Atina yolu görülebilir bana bugün belli oldu.Erkanım doktorum oraya gelecekmiş ,İstanbula gelmeye vakti olmadığı için en kritik kontrollerimi yapması ancak bu şekilde mümkün olacak.Sesi hiç iyi gelmiyordu..Sana söylemek istediğim bazı şeyler var dedi..Ona uzun süredir çok zor ulaşmamı açıklayacağını ama bunu anlatmak için yüzyüze gelmemiz gerektiğini anlattı.Çok zorlamadım bir toplantıya girecektim kestirip attım..Ama şimdi içim yanıyor alev alev nedense..


Aslında geçtiğimiz haftasonundan bahsetmeliyim..ikea ve lider pide maceramızdan furby -ben ve kurbim çok komik çok güzel bir cumartesi geçirdik..sabah inanılmaz güzel başlayan kahvaltı faslı tüm güne -geceye yayıldı..Ve bunun sonucunda evim çok güzelleşti:) geceyarısı yapılan montajda harikaydı..burdan seni çok sevdiğimi söylemek istiyorum deli bozması kurbağam..kurduğun bir cümleyide burda yazmadan edemeyeceğim: ya ben arabada olmaktan nefret ediyorum ama siz ikinizle saatlerde yolculuk edebilirim:D
bende size bayılıyorum canım kurbağam benim..

saçmaladım biliyorum..affedin..