Perşembe, Kasım 20

masal...

Rüya gibi
İnanılası zor olan masal gibi..
Hani kırmızı başlıklı kız , sindrella vs vs gibi..
Ormandaki Şirinler gibi..
Gerçek olmadıklarını bilmek istersiniz ama var olduklarına inanmak istersiniz..
Dün gece işte bu anlattıklarım gibiydi, tarif edilemez..
Özel bir misafirim vardı dün gece..
Hem çok özel hem çok genel hem her şey hem hiçbir şey ..Hepsiydi..
Önce sitemlendim geçikeceğine..
Sonra..
Kapı çaldı..ne yapacağımı nasıl bakacağımı şaşırdım..Elimde küçük bir tost ile açtım kapıyı sersem gibi..
Hem çok kızıyordum..hem çok seviyordum ..hem çok özlüyordum..
Ne diyecektim ki..
Bir şey demedim zaten..
Mutfağa geçtim direk,açtı çünkü en dayanamadığım şeydi onun aç olması..
Hazır çorba… daha iyisi olamazdı..Her şeye hazırlıklıyım mı demek istyordum..
Gelişine , gidişine …
Koridorda karşılaştık tekrar..sarıldı..sarıldım..içine çekti ..nefes alamadım..
Aldığı nefesi veremedi..
-Nasılsın?
-İyiyim,sen nasılsın?
-Şimdi daha iyiyim..
Ben çorbayı hazırladım ,o şarapı açtı..
Salona geçtik
Uzun zamanın acısını çıkarırcasına o kadar çok konuştuk ki..bazen sustuk..güldük..anlattık..
Mumları yaktım..ışıkları söndürdü..
-Neye içiyoruz?
-Bize..
Şarapın rengi daha da kırmızı oldu..
Gözlerimizin içinden geçenler mum ışığından kırmızıya aktı..
Gerçek o ,gerçek ben..Hiç kayıp olmamışız..Kızgınlıklar..Üzüntüler..Ondaki başka yüzler..
Hiçbiri birbirimize baktığımızdaki ateşi,anıları,hüznü,gülüşmeleri yok etmemiş..

-Çok özledim seni..tahmininden de çok..
-Ne kadar özlediğin hakkında hiçbir fikrim yok..
-Düşünüyorum bu kızın her cm karesini neden bu kadar çok özlüyorum diye, bulamıyorum


Yukarıda yazan her şey gerçek mi değil mi bilmiyorum..Hangi zamanda yaşandı kim yaşadı onu da bilmiyorum..
Ay gidip güneş çıkınca ,dünya ışığa kavuşunca çıkacak ortaya her şey …şimdilik masalın sonunu bekleyelim bakalım..bu sayfalarda hep olduğu gibi..yazanda yönetende benim..belki de biziz..BİZ…