Pazar, Kasım 30

30 kasım

barışmıyor,kızımız fena bozulmuş yazdığım ve onun hemen sildiği yazıya..
neyse o bozulsada köpürsede yapacak birşey yok.Amsterdama gidemez ise -ki Gül ün babası çok rahatsız.Sanırım cambaz tüm duygusallığı ile gitmek istemeyecek- İtalya ya geliyor buraya.Ayın 24 ü gibi gelecek sanırım.Yeni yılı burda geçirmesini istesekte natali ve ben kızımız yok benim başka planlarım var dedi tersledi beni.Natali ile evlenmekten vazgeçmedim bu arada..vazgeçebilmeyi çok isterdim ama hayır.burdan beni okuyanlar kızıyor belki ama sırf beni çok seviyor ve mükemmel bir eş olacağı için evleneceğiz..onun beklentisi de romantik sevgi keebeği bir eş değil.Tam mantık izdivacı anlayacağınız..1 kişi ile evlenseydim dünyanın en romantik eşi olurdum en inanılmaz heyecanları yaşardık birlikte..ama kendileri dünyanın en haylaz heyecanlarının peşinde.Az önce konuştuk.kendini çok iyi hissetmiyormuş.Benden birşeyler saklıyor olduğunu düşünüyorum.Benimle konuşuyor ama ayrıntılara girmiyor küsüz diye..haftasonu güzelmiş..keyfi yerındeymiş kızımızın..ama ben Gül den öğrenirim ayrıntıları...yarın sabah dönüyorum Roma ya.Bizim kız bir inat görüşmedi benimle yaaa.Şuan biliyorum ki evde yatıyor iki seksen.Kurbağa ile ilgili gelişmeler var biliyorum,hissediyorum.Barıştık dese şaşırmayacağım ama bu kadar hızlı olmamalı değilmi? yok ama benim cambazım biraz düşünür değil mi? düşünür düşünür..kulağımda sesi çınlıyor aynen şöyle derdi bu yazdıklarıma yorum olarak;

''Allahım Allahım Kaan ben ne yapıyorum böyle,hem çok mutlu hem çok şaşkın hem çok herşey olur mu yahu bir insan..?benim içimde kaç cambaz yaşıyor yaaa,ötenazi hakkımı kullansam sen bunların birkaçını öldürsende ben rahat etsem doktorcum derdi..'''ve basardı o şen kahkahasını..

hadi gittim ben çok efkarlandım..

sevgiler

doktor K.

Cuma, Kasım 28

28 kasım

cambaz hanım pek bir yoğun..görüşemiyoruz kendisi ile.
organizasyon komitesi olmuş tek başına.haftasonu organizasyonu yapmakla meşgul..çok yoğunmuş..en sevdiği insanlara harika bir gece organize etmekle meşgulmuş falan filan..
ki ben şuan itibari ile Türkiyedeyim.Atinadan direk İstanbula geçtim.Çok kızgınmış bana görüşmeyecekmiş.Bazılarınızın okuduğu bazılarınızın kouyamadan cambaz tarafından silinen yazım onu biraz delirtti de..
neyse görüşmesin.ben onu bir yerlerde yakalamasını bilirim.
efendim kendilerine gönderdiğim kocaman bir koli kurbağayı( oyuncaklar- post it ler-peluşlar-çarşaflar) hepsini Güneşe götürmüş.Evine canlı kurbağa hariç kurbağa ile ilgili hiçbirşey sokmuyormuş...
neyse çok iyi cambaz.sağlığınıda dikkat ederse süper..son tahlilleri pek hoş çıkmamakla birlikte onu korkutmalarım bir işe yaramadı.
cambaz ile ile ilgili bir sürü yorum yazmışsınız.neden ona aşıkmışım bilmem ne...onu tanıyan pişman yanımayan pişman diyelim..
neyse..
onkoloji seminer gezilerimle ilgili bir yazı dizisine başlayacağım 1-2 güne kadar.
arada cambaz hakkında da yazacağım.ama önce barşmamız gerekiyor.
birde yoğun bir şekilde benim yazmamamı istiyorlar ama üzgünüm biraz daha buralardayım..

sevgiler

doctor K.

Çarşamba, Kasım 26

26 kasım

çok fena dedikodularım var..ama vaktim yok oturup düzenleyip yazmaya..cambaz gibi yapayım biraz,arkası yarın :) ama cidden cambaza özel çok çok özel haberler ile burda olacağım.Akşama yazarım diye düşünüyorum.Roma ya döndüm.Yarın Atina ya geçmeden kızımıza verdiğimiz sözü tutalım ilgilenelim onun bebeği ile..Dün arayıp ciyakladı o kart sesi ile:) ama tek birşey biliyorum,blogdan uzaklaşmak iyi gelmiş kızımıza neşeden ölecek..
şimdilik sevgiler

doctor K.

Pazar, Kasım 23

selam,mecburi hizmete başlıyoruz:)

Cambazın yazdığı o iç karartan yazıdan sonra hoşgeldim değil mi?Çok uzatmayacağım..
Kızımızı kıramadım,ne yazmaya hevesi kaldı ne de bu blogu kapatmaya cesareti var..
Umuyorum çabuk döner.Eskisi kadar hevesli değilim burda olmaya..
İlk başlarda çok hevesliydim çünkü ona yakın olmak her anlamda önemliydi benim için itiraf ediyorum..Ama sizinde bildiğiniz üzere cambaz bana öyle bir rest çekti ki o sayfaları kapattık..
Onunda dediği gibi Arizonadayım.Onkoloji üzerine yapılan bir seminerdeyim..İç karartıcı konulardan söz bahsetmeyeceğim.
Cambazın bilmediğiniz bir aktivitesini yazacağım bir ara.Kendileri lösevin aktif bir gönüllüsüdür.Bir sürü çocuğu var kendisinin.Ona hayran hayran bakan bir sürü göz var..
Ve onu onların arasında görseniz emin olun sizde hayran olursunuz..
Bunu kimseye söylemiyor,ben ve asıl doktoru Erkan Hocam dışında kimse bilmiyor bunu yaptığını.Sanallıktan çıkmasının bir sebebide bu aslında biliyor musunuz?Onlara beyin olarak daha çok kanalize olmak istiyor.
Az önce aradı bi bardak kırmış ama hüngür hüngür ağlıyordu..Ben o bardağı günlerdir arıyordum dedi.Anlamadım yemin ederim..
Neyse aşağıdaki yazıdan da anlayacağınız gibi bir süre benimle idare edeceksiniz..
Ama sormak istediğiniz herşeyi sorun,o yanıtlayacaktır bana.

sevgiler
doktor K.

bash bash...


haftasonumdan önce size anlatmam gereken bir şeyler var..biraz uzun olacak yazı,,ama bittiğinde anlayacaksınız..

uzun bir süredir 3 gün üstüste yazmamazlık etmedim hiç.burası bir günlük oysa..yıllardır tuttuğum bütün günlükleri hergün yazdım..hergün birşeylere kızdım, sinirlendim ,sevdim,terkedildim terkettim,taşındım..olağan günlerimin olduğu zamanlarda ise günlüğü elime almadım mesela 9 ay öncesine kadar bu sayfalara duygusal yoğunluklarımda yazdım hep, ayda bir kez belki ve anladım ki normal şeyler yaşadığımda başka şeyler yazıyorum yazma kabiliyetim ki olduğuna hep inandım :) başka yerlere kanalize oluyorum..neyse bu defa ara vermemin belki bir daha bu bloga hiç yazmayacak olmamın (ki ben duramam biraz dinleneyim yine geleceğim) sebebi başka..hayatımda tüm hareketlilik bitmiş değil..ama ben bitmiş olmasını dilerdim...
anladığınız üzere bloğa bir süre ben yazmayacağım.kim sorusunu tahmin etmenizi istesem bulursunuz,tabii ki Kaan:)

Kaan cım bak yine senin oldu benim sanal sevgilim..Biraz doktor defteri biraz seyahat günlüğü ve çokçada benim dedikodu duvarım haline getirecek burayı biliyorum.evlenmek üzere olan bir erkek diyeceğim ama aldığım duyumlara göre ertelenmiş düğün tarihi hiç sebepsiz..ayrıntıları paylaşmanızı diliyoruz Kaan bey...

neyse efendim ara veriyorum çünkü çok yoruldum bu bloga gelen birkaç yazıdan sonra.. üzmemem gereken insanları üzdüm onlara sitem ettim bu yazılar yüzünden ve dedim ki ben burda yazmaya devam ettiğim sürece bu böyle olacak..sanal cambaza son veriyorum yada ara veriyorum aslında..artık ne yaptığımı neler olduğunu kimseler bilmeyecek.Kaana anlattığım kadarını kesın bilirsiniz ,nasıl dedikoducu olduğunu gördük geçtiğimiz aylarda..:/

Bana kızmayın sitem etmeyin ne olur..bir süre gerçekten ihtiyacım var buna..çünkü ...çünkü yoruldum..ve aslında hiç yorulsun istemediklerimi yordum..gerekte yok aslında..öyle işte ne yaptım kimleydim ne oldu nasıl oldu ,bitti gitti artık..özelliklede artık ne hissediyorum birşey bilmeyecek kimse..hiç yazmayacağım diyemiyorum ama uzun bir süre buralarda olmayacağım, ama okumayacağım yorumlar bırakmayacağım demiyorum:) Kaan şu an Arizona da onkoloji seminerlerinin bilmem kaçıncısında .yarın itibari ile size bi zafer yazısı yazar..

öyle işte sanırım biraz hüzünlü biraz dalgınım yazının arasına kuzguncuğa kahvaltıya bile gittim..okadar yazıp yazıp siliyorum yani..

şimdi günlerdir yarım kalan konumuzu sonladıralım;
sürprizimi açıklıyorum; vespa alıyorum:) nisanda geliyor.İzmirden birinden alıyorum,ikinci el yani..zaten o zamana kadar ehliyetti falan filan gibi şeylerle uğraşırım.yeşil yemyeşil bir vespa..çok heyecanlıyım..sadece 1 kişi doğru bildi bu arada :) herkes köpek alacağımı düşünmüş..vespacım beni biraz zorluyor maddi konuda ama olsun o heyecana değer sanırım..ona bi isim bulmak lazım :)
bu haftasonu çok güzeldi aslında cuma günü ve cumartesi sabahı çok keyifliydi..sonrasında kafamdaki karmaşık tilkilerle uğraştım durdum ve sonunda bloga yazmaya ara vermeye karar verdim.ama cidden çok zor benim için,çok alışmıştım oysa buralara:( cuma sabahtan izmirdeydim..iş için gittim.zaten günler öncesinden sezai ile balık-rakı planını yapmıştık.İzmir yine çok güzeldi..ben yine burada yaşamak istiyorum cümleleri ile geçirdim tüm günümü..kordonda sezai yi beklerken bira-midye keyfi yaptım..uff uff.hava acayip güzeldi..ılık ama serin nasıl oluyorsa işte öyleydi..sahilde çimlerin üzerinde kucak kucağa sarmaş dolaş sevgililer..liseliler...falan filan..anlattıkça izmir ile ilgili sayfalar yazmak istiyorum..

sezai geldi kordon balık pişiricisine gittik..yedikçe yedik.ben yine rakı içemedim:( uzun süredir yalnız kalıp muhabbet edememiştik..dertleştik..anlattıkça anlattı..sezinden yaşadıkları dönemden konuştuk..tam benim ufaklıktan konusuyorduk ki o aradı.teli sezai açtı,düğününüzde sizi sarhoş eden yakışıklı ile konuşuyorsunuz dedi..:) hayatımın sonuna kadar aileminde benimde seveceğimiz hatta benim onsuz güzel günlerin geçmesini istemeyeceğim bir dost bu adam ya...
sezin geldi sonrasında birlikte benim eventimin olduğu yere geçtik..sonrasında da onlara gittik.gece 3 dü biz daha sezai-ben-annesi-sezin-ege muhabbet edip gülüyorduk..sezine neyin iyi geldiğini buldum..sezai.. abisi ona ilaç gibi..kanatlarının altında muratı buluyor sanki..onu sürekli güldürüyor..seviyor..canım miniğim onu güldürebilmek için o akşam yaşadığım tüm gerginliği beynimde silip ne kadar salak aptal dedikodu varsa anlattım..
sabah melis izmire geliyordu tam bi komedi anlayacağınız,izmirde bile bırakmıyorum peşlerini:)..sabah 7 de geldi sezai yattığım odaya,oo sezo senınle uzun zamandır aynı evde uyanmamıştık dedim ve bana ne dedi ...ben bu oda da kız göremiyorum:D bu benim repliğimdi hemde en iyi bel altı esprim:) sabahın 7 sınde daha uyanmamışken gülme krizine tutulduk..gittik melisi aldık..onu eve bırakmadan öncebi çay içtik sonrasında melisi eve bırakana kadar bana izmirin nekadar güzel olduğunu söyledi durdu iki sevgili..ben durdum ve yaa burası sayfiye yeri gibi yaaa dedim..yine bir gülme krizi..
en son beni alsancağa bıraktı sezai,hava yine serin ama güneşliydi..orospu izmir havası..perşembe günü görüşmek üzere ayrıldık..bizim araç gelene kadar yalnız, denize karşı bi kahve içtim..
düşündüm düşündüm...ve sanal cambazı sonlandırırsam huzura ereceğimi ve böylece haksızca üzerine gittiğim herkesin huzura ereceğini düşündüm..facebookumu iptal ettim.en azından bir süre..aylardır değişen cambaza bir değişiklik daha ekledim daha sakin olmak..düşünmeden hareket etmemek..çok değiştiğimi söylüyor herkes dahada gülüyorsun dahada anlayış abidesi oldun dahada rahatsın ve bunlar seni malesef daha umursamaz yapıyor diyip somurtuyorlar...kötü birşey sanırım umursamaz olmaz..ama umursayınca üzülüyorum böylesi daha iyi..

cumartesi akşamı istanbuldaydım..kuzgunda..viski içtim geçen gün biri okadar ballandırarak anlattı ki artık viski sevdiğini canım istedi..neyse...
bir sır vereyim mi hani şu bitmek üzere olan enerjim var ya..hala biraz varmış içimde biryerlerde masal gecesi açığa çıktı..birazcık daha dayanabilir sanırım..ama bi sabah uyandığımda pat diye bitmiş olmasından okadar çok korkuyorum ki..

bu arada sizden uzak kaldığım günlerde amsterdam yolculuğumuda yapmış olacağım.tarihleri değişti biraz..ama bana iyi gelmesini umuyorum ve bu konuda güle güvenmekten başka çarem kalmıyor..italya seyehatmin zaten kaan anlatır ki ona daha çok var..belki herşey eskiye döner ..belki şehre bir film gelir ve ben sayfalarıma geri dönerim ne dersiniz?yada herşey eskiye döner -özelimin bana ait olduğu günlere ve bu blogu kaana bırakır ,yarım kalan yazmaya ara verdiğim hikaye kitabımı tamamlarım..(bu kitapı da ilk kez size söylüyorum:)
ıssız adamın müzik cd si çıktı..ama yok ...yok hiçbiryerde yok..onu ararken dün istinye parkdaki d&r dan 100 best film classics diye bir set aldım.böyle arşivler yapmaya başlamak hoşuma gitti bu aralar..body shop da yine ömrümü yiyen body musklar vardı yine durduramadım kendimi..çok etkileyici hepsi ,ben kendi kokumdan sarhoş olabilirim şuan:)

böyle işte...hayatım yine bilinmez erişilmez ve sizden uzakta olacak..bol bol dans edeceğim-yeni cdler alacağım-kitaplar okuyacağım-motor ehliyet kursuna gideceğim ve belki belkide tekrar..neyse..şimdilik bu kadar sanırım..yazmak istediğim bir sürü konu vardı..biraz daha bekleyecekler artık ..özleyeceğim burda saçmalamayı...sizde beni özleyin..
PS:yorumlarınızı hala görebiliyor olacağım bana yazmak istediğiniz herşeyi yazabilirsiniz..aslında bir mail adresim var ama..şimdilik boşverelim
bashbash
cambaz..


Perşembe, Kasım 20

masal...

Rüya gibi
İnanılası zor olan masal gibi..
Hani kırmızı başlıklı kız , sindrella vs vs gibi..
Ormandaki Şirinler gibi..
Gerçek olmadıklarını bilmek istersiniz ama var olduklarına inanmak istersiniz..
Dün gece işte bu anlattıklarım gibiydi, tarif edilemez..
Özel bir misafirim vardı dün gece..
Hem çok özel hem çok genel hem her şey hem hiçbir şey ..Hepsiydi..
Önce sitemlendim geçikeceğine..
Sonra..
Kapı çaldı..ne yapacağımı nasıl bakacağımı şaşırdım..Elimde küçük bir tost ile açtım kapıyı sersem gibi..
Hem çok kızıyordum..hem çok seviyordum ..hem çok özlüyordum..
Ne diyecektim ki..
Bir şey demedim zaten..
Mutfağa geçtim direk,açtı çünkü en dayanamadığım şeydi onun aç olması..
Hazır çorba… daha iyisi olamazdı..Her şeye hazırlıklıyım mı demek istyordum..
Gelişine , gidişine …
Koridorda karşılaştık tekrar..sarıldı..sarıldım..içine çekti ..nefes alamadım..
Aldığı nefesi veremedi..
-Nasılsın?
-İyiyim,sen nasılsın?
-Şimdi daha iyiyim..
Ben çorbayı hazırladım ,o şarapı açtı..
Salona geçtik
Uzun zamanın acısını çıkarırcasına o kadar çok konuştuk ki..bazen sustuk..güldük..anlattık..
Mumları yaktım..ışıkları söndürdü..
-Neye içiyoruz?
-Bize..
Şarapın rengi daha da kırmızı oldu..
Gözlerimizin içinden geçenler mum ışığından kırmızıya aktı..
Gerçek o ,gerçek ben..Hiç kayıp olmamışız..Kızgınlıklar..Üzüntüler..Ondaki başka yüzler..
Hiçbiri birbirimize baktığımızdaki ateşi,anıları,hüznü,gülüşmeleri yok etmemiş..

-Çok özledim seni..tahmininden de çok..
-Ne kadar özlediğin hakkında hiçbir fikrim yok..
-Düşünüyorum bu kızın her cm karesini neden bu kadar çok özlüyorum diye, bulamıyorum


Yukarıda yazan her şey gerçek mi değil mi bilmiyorum..Hangi zamanda yaşandı kim yaşadı onu da bilmiyorum..
Ay gidip güneş çıkınca ,dünya ışığa kavuşunca çıkacak ortaya her şey …şimdilik masalın sonunu bekleyelim bakalım..bu sayfalarda hep olduğu gibi..yazanda yönetende benim..belki de biziz..BİZ…

Pazartesi, Kasım 17

no me ames

blogada aynı şarkıyı yükledim...fena bir şarkı..söyleyenlerin aşklarının seslerinde isyan edip fezaya karıştığını hissediyorsunuz...ben pek bi duygusal oldum yahu....

neden ağlıyorsun
çünki mutluyum
neden engelliyorsun
yalnızlıktan
neden ellerimi sıkıca tutuyorsun
ve neden aklın karışmış görünüyor
seni çok seviyorum
neden
dik kafalı olma
benden şüphe duymayı kes
geleceğin ne getireceği umurumda değil
korkmuyorum,sadece seni sevmek istiyorum
beni sevme çünkü farklı olduğumu düşünüyorsun
bizim için doğru olanların bu olduğunu düşünmüyorsun
birlikte geçirdiğimiz bu zamanları
beni sevme çünkü biliyorum
ne büyük bir yalan olurdu
aşkını hak etmediğimi düşünüyorsan
o zaman beni sevme
kalacağım
beni sevme çünkü biliyorum
dünyayı değiştiririm
bu kader
bu imkansız
biz bir ayna gibiyiz birbirimizi görüntüleyen
biz biriz
beni sevme
ölüyor olmak
pişmanlıktan bir savaşın içinde
beni sevme
tekrar tut beni
gökyüzüne yükselmek istiyorum
bu aşk bulutların arasında yükselmeyi hak ediyor
ne söyleyeceğimi bilmiyorum
gerçek bu
insanlar yapmak istedikleri zaman
gerçekten incitebilirler seni
şayet sen ve ben bir parçaysak şimdi
başka biri önem taşımayacak
bu büyük dünyada
beni yapayalnız bırakma
beni terk etme,beni terk etme
seni sevmediğimi söylediğim zaman beni dinleme
beni terk etme
kalbimi kırmayı bırak
beni sevme
beni sevme,beni bırakman için sana rica ediyorum
yapamayacağımı çok iyi biliyorsun
bir işe yaramıyorum
ilelebet seveceğim seni
beni sevme
ben sadece sana acı veririm
kalbim tamamen buna yöneldi
beni sevme
kederinden kaçmak için
beni sevmeni istiyorum çünkü beni seviyorsun
beni sevme
bir gün çok yükseklere uçacağız birlikte
ve her zaman birlikte olacağız
bu aşk güneş gibi
sıkıntı veren bir fırtınadan sonra gelen
iki kuyrukluyıldız gibi
aynı galakside
beni sevme

Pazar, Kasım 16

ve bu şarkı...

şevval sam ,sek

o kadar uzun zamandır dinlemiyordum ki bu albümü..sanırım en son 16 nisanda dinledim..
aslında rakı albümü olmasına rağmen ben çok güzel bir terra kırmızı şarap ile eşlik ettim şevvale o akşam..

aradan tam 7 ay geçmiş..bu gece hatta gece yarısından sonra sabaha az bir zaman kalan şu saatlerde elim gitti bu albüme..
çok çok hüzünlü ama bir o kadar çok güzel bir akşamdı,geceydi,sabahtı herşeydi,16 nisan..


(çok alakasız bir konu ile bağlayacağım şimdi yazıyı burdan sonra)


yalnız yaşayanlara soracağım bunu daha çok aslında.evinizin anahtarı kaç kişide var yada şöyle sorayım anahtarınızın birinde olmasının sebebi var mı? kimsede yoksa da neden?

benim anahtarlarımın bır kopyası şu an kimsede yok..ama bu eve taşındığım günden itibaren bundan bir süre öncesine kadar bir kişide vardı.bu ev onundu da aslında ,biraz ondan..birazda tamamen benim bencilliğimden..
e
ve her gelişimde acaba bir sürpriz olurmu olursa bu ne olabilir diye bekliyeyim kendikendime die..
kendi anahtarı ile açsın bende o hazzı yaşayayım die..
ben yokkende bu evi onun gibi hissetsin die..
bunların hepsi bir neden olabilir evet..ama benım tek bır nedenım vardı..ansızın gelsin bana sürpriz yapsın..yada benden önce gelsin yine bana sürpriz yapsın..yada benden sonra çıkmış olsun evden ,yine bana bir sürpriz bıraksın..tek önemli kelime sürprizdi yani benim için..


buydu işte tek sebebi..diğerleri alt başlıktı hep..


ansızında geldiği de oldu , ödüm koptu:)
çıkarken evi toplayıpda çıktığı da oldu ,geldiğimde mis gibi bir ev buldum...
geldiğimde evde de gördüm ,musmutlu oldum..(musmutluyu yeni buldum:)


ama 16 nisanda eve geldiğimde hep istediğim şey vardı odanın ortasında..çok ayrıntıya inmeyeceğim bu noktadan sonra bazı bazı sebeplerden..
ama hayatımda hiç o kadar şaşırdığımı-sevindiğimi-kızgınlığımı o kadar hızlı unuttuğumu-kelımelerı seçemediğimi-karmakarışık olduğumu hatırlamıyorum..uzun bir sürede o hislerlebuluşacağımı sanmıyorum..ne anlattığım evlılık teklıflerı ,ne gelen çiçekler beni bu kadar duygulandırmadı..uzun bır sürede hiçbirşeyin bana aynı duyguları yaşatabileceğini düşünmüyorum..umuyorum aksi olur ama hissetmek diyelim biz buna..

o gece söylenilen hiç bir kelime kadar anlamlı,inandırıcı olmadı hiç bir itiraf,iç döküş..


neyse...


ahh be şevval neleri hatırlattın bana bak..neler yazdırdın yine..


ne diyor şevval;
"bir fırtına tuttu bizi,deryaya kardı..''

Cuma, Kasım 14

:/

cok fenalardayım bugun deliricemmm..hatta sanırım delirdimmm..cok alıngan yaptı benı bu yoğunluk kim ne dese carlıyorum:D yarında levendize gitmiycem en alakasız insanlar gelıyormus cidden çekemiycem kimseyi....asmalıya gidiyorum şimdik beni seven arkamdan gelsin...

Perşembe, Kasım 13

saçmalık bilmem kaç oldu artık saymıyorum...

ne çok yorum yağdı aman yarabbi:) bu kadar okunduğumu bilmiyordum şahsen gözlerim yaşardı.yani bu kadar güzel blogun içinde böyle salak saçma yazan birinin okunmasını ummuyordum..:( neysa tuyku sömürüsü yapmıyım dimi size:) azıcık bekleyın daha acıklamayacağım..birde beklediğim bir yorum var..o gelsin hemen açıklayacağım,söz:D

amsterdama gideceğimi unutmuştum ,geçen gün gül geldi anam o diyince hatırladım yaaa...orda soğukmuş hava şimdi ben cahil cühela nerden bilicemm:d zaten bu haftasonu alışverise çıkacaaadım.kaban almalı belki mont ve kaban ..aman bilmiyorum..kaban için önerilere açığım..

cumartesi akşamı levendizde yakın bir arkadaşımın doğumgünü var,aslında mekan eğlenceli de ben o mekanı yaşadığım birşey yüzünden sevemıyorum bir türlü.her gittiğimde eğlenıyorum oke de nedense oraya gidene kadar doğum sancıları çekiyorum..oysaa oooo kıralım tabakları modundayım..hazır rakı içmeye tekrar yeni yeni başlamışken hala böğürüyorum orası ayrı konuda ordaki ehli keyf lerle de alıştırmalarıma devam edebilirim dimi?uff bilmiyorum daha iyi bir program çıkarsa iptal edebilirim aslında..gıcık modeliyim bugün..sakinleştiricim nerde benım şu büyük boy olan :D

hade ben çalışayımm azıcıkkk...
sevgiyle -saygıyla -aşkla -tutkuyla- dürüstlükle -anlık değil uzun heyecanlarla-pişmanlıkla değil harcanan emekle ve tabiki sex ile kalın...sağlıcakla kalın...

Çarşamba, Kasım 12

sürpriz neymiş.....???

şimdi bir oylama yapalımmm..bakalım sürpriz neymiş?...


bir sevgili..şöyle en aşk kokanından...en huzurlusundan...yada en huzurzusundan?
Yeni bir iş? şölee tembel tembel olan ama en paralısından?

taşınıyorum? yeni bir ev ,yeni komşular?yeni anılar?
bir vespa?ayağımı rüzgarlayacak...
baharda bölee sahil boyunca bip bip çiçekli kaskımla salınsam mesela?
minik bi kalp? eve geldiğimde evin bütün soğukluğunu yemiş bitirmiş mesela:)?
hadi bakalım....yorumları yayınlamayacağım rahat rahat yorum yapabilirsiniz bu arada:)

Salı, Kasım 11

?????????????????

çok büyük bir sürprizim var.bekleyin...hiç yazmayacaktım ama tutamadım ağzımı..
zaman su gibi akıp geçiyor,küçük ayrıntıları hallederken büyük vurgunları kaçırmayalım dimi...

boş işler boş insanlar

dün gece o kadar sinirliydim ki o kadar yumuşak karnıma vurulmuştu ki ve o sinirle benim ağzımdan çıkanlar akıp gitti telefonun tuşlarından...

herşeye sustum oke dedim,hayatımın içine edilmesine,şimdi burda paldır küldür yazamayacağım hala terbiyemi saygımı uslübumu bozmamak için sustuğum ve muhatap olmamak için uğraştığım o kadar çok şeye sustum ..ama dayanamıyorum artık..kimse benım yumuşak karnıma dokunamaz kimseeee...neyse çok irdelemeyeceğim....ben yıne susuyorum...
aslında dün gece susmadığım biri vardı,kıyamam gecenin o saatınde o sinir patlamasını ona yaşattım..aslında ona da müstehak da neyse:D herkes seçtiğini yaşar dimi yavru,sen beni seçerek belkide hayatının hatasını yaptın farkında değilsin...

birde dün gece aldığım vitaminlerin yan etkileri ve soğuk hava yüzünden midem berbattı.bütün gece kustum yattım kalktım kustum duş aldım yattım...bu cümleyi 4 kez falan tekrarladım sanırım..birde o sinir harbi bu cümlelerin arasına sıkışınca delirdim,ve patladım tabii doğal olarak seçilmiş yavruya..

sabah aradım sesini duymak için..çok çok uzun zaman olmuştu çünkü..uyuyordu..aa uyuyormusun dedim ,artık uyumuyorum dedi:) neyse ayrıntılara gerek yok sesini duymak çok güzeldi çok uzun aradan sonra-helede uykulu şaşkın sesini duymak..mıdem hala bulanıyor hala berbat hıssedıyorum kendımı ama sinirli değilim..sakinim..anlayamadığım tek şey var,nasıl böyle düşüncesiz -ruhsuz-kalpsiz-bencil ve kendini bilmez olabiliyor insan...yada istenildiğinde insan ruhunun bürünemeyeceği kılık yok galiba..uuu korkunç...ben bu hengamenin arasında çok durmaya niyetli değilim ama..ben kendi hayatımda pek mi sakinim aslında sakindim getiğimiz cuma akşamına kadar...

size kısa kısa bilgiler vereyimmi aslında nie bu kadar pozitif olduğumun ana sebebi varr;

GÜNEŞ İYİLEŞTİ..........herşey bitmiş sadece çok zayıfmış kendine gelır gelmez döneceklermiş,iyiki kurbağasına iyi bakmışım.(blogun eski okurları güneşin kim olduğunu biliyorlar)bu konu hakkında çok fazla yazmayacağım nazar değiyor sonra...

Amsterdam dan sonra İtalyaya gidiyorum..izin aldım eeee vizemde var neden gitmiyim dimi,sadece iflas bayrağını çekeceğim yakında sanırım:( .Kaan geliyorum leyn yanına:D haha benden kaçamazsın...neymiş ıssız adamı ona anlatmışım o filmden sonra benimle artık ölse evlenmezmiş,hahaha ..uleyn sanki sana evet dedim ,gıcık doctor:) şaka şaka seviyorum seni,sizi..İtalyadaki düğün hazırlıklarını kaçıracağımı sanıyorsanız yanılıyorsunuz....Allam Natali iyiki türkçe bilmiyor kız valla benim geyiklerimi yanlış anlıcak kescek beni:D
hade byeeeee

buarada facebookda umutla olan fotoma eşşek yüküyle bebek acayip yakışmış hemen yap bir tane yorumu yazanları keseceğim..onlara direk birşey diyemiyorum:(..burdan sesleneyimde içimde kalmasın...ama cidden ikimizde acayip güzel çıkmışız...ahhh minik meleğim benim...:(

ayy ne saçma sapan bi yazı oldu yaaa:d
öpüyorummmmmm bashbash

Pazartesi, Kasım 10

:(

müjdeeeeeeeeeeeeee
ıssız adam filminin tüm müzikleri 10 güne kadar tüm nüzik marketlerde.
most production da çalışan arkadaşımın msn iletilerimdeki çalan şarkılara dayanamayarak verdiği bu gizli bilgiyi sizlerle paylaşayım hemen dedim...
ama ben kendimde değilim bu film yüzünden..napcez bılmıyorum...
içim dışıma taşar modda..
bırı bırsey desın lutfen yoksa yoksa bılmıyorum işte.....hayatla bağlantım kaybolduuuuu......:(

Pazar, Kasım 9

eskiler..sahaflar...anlamazsın...

sözde bütün haftasonu burnumu dışarı çıkarmayacaktım..ama nerde...:)
anladıgınız üzere zaten cuma akşamı once canımcımla kanaat de yemek yedık bır güzel,sonra ıssız adam sendromu başladı..ama kanaat dekı komedıyı anlatmayı atladım size..tam yemeğe başladık biri geldi..aman yarabbi taşşş cidden taşşş bebe..canımcımla çocuğa nasıl bakacağımızı şaşırdık ama şanslı olan taraf canımcımdı..arka taraflara bır yere gectı oturdu..ben arada dönüp bakıyorum ama çocuk cidden bir içim su yaaa..aradan zaman geçti biz muhabbete yemeklere tatlılara takıldık.canımcım dedi cambaz bu çocuk manyak..kendikendine konuşuyor..sonrasında kitlendik biz bu taş bebeye..anam adam kırık..böle garip tikleri var..kendikendine konuşuyor böle orasını burasını sıktırıyor...ben başladım gülmeye..allam dedim biride düzgün olsun yaaa.hep manyaklar hep kırıklar.masadan kalkarken canımcım dedi ; vah yazık pekde yakışıklı ama kendikendine konuşuyor.garson duydu tabii böle kafasını yazık anlamında salladı..ben koşar adım kendımı dışarı attım gülmekten.canımcım dedim bu adam şimdi kalkıp otomatıkle tararsa burayı şaşırmıycam valla koş kurtaralım kendımızı..
buarada yıne kanaat benı benden aldı ,off ne yemeklerdı onlar yaa..ben cidden yemek yerken ölücem birgün..hele bu aralar..tatlılar...ağırından yemekler...dans ediyor olmasam cidden bu ay bölee rahat 65i falan görürdüm..ama alllahtan iki katı kadar salonda kalıyorum..

bu bileğim bu hafta beni göndermeyecek sanırım dansa..size söyledim mi bilmiyorum doktora gittim.kolumda çift demirli atel var şuan.ama geçmiyor yaa bi türlü:( gece rüyamda sol bileğimle yumruk attım admın birine ve nasıl canım yandı..uyandım acısıyla, meğer üzerine yatmışım:D

(bu arada yazıya GS_FB maçı yüzünden ara vermiştim,devre arası şimdi ben kafayı yiyeceğim...bu arada GS liyim ona göre)

cumartesini kendime ayırdım..uzun bir aradan sonra taksimdeki sahafları gezdim bir sürü eski kitap aldım.eskicilerin antikacıların olduğu sokaklarda gezdim..cihangirde kahve içtim gazetelerimi okudum..çok çok kendimleydim ve çok eğlendim..adını veremeyeceğim yeni ciciler aldım kendime ;)
sonra akşam oldu eve dönüyordum, böceğin babası aradı ,dedi biz enginle mükliyeliler birliğindeyiz hadi gel..eee sevdiğim insanlara hayır diyemıyorum..iyikide gitmişim..çok güzeldi..rakı masasının eğlencesi cidden başka oluyor..sonra settar geldi muhabbet iyice eğlenceli hale geldi..ama ben onları erkek masasına bırakıp çengele başka bir programa katıldım..cidden dün akşam gülmekten kırıştım..karnım acıyor hala..yine eve geldiğimde gece yarısını geçiyordu..

ama bugün tam bir pazardı..erken kalktım mükemmel bir kahvaltı hazırladım kendime,gazetelerımı okudum..evı topladım..veee uyudumm 3 saat:) nasıl güzeldi..ohhh..kalktım sabah aldığım balığımı yaptım enfes bır salata..anlayacağınız kendıme baktım bu haftasonu:) ruhumu kendim doyurdum ve bundan güzeli yok onu anladım..

veee ıssız adamdakı ayla dikmenin 'anlamazsın' şarkısını buldum:) mutlaka bulun dinleyin..

hadi kaçtım maç başlar,bu yazıda burda biter..
iyi haftalar herkese..bashbash

Cumartesi, Kasım 8

bu sonu istemiyorum..

ıssız adam...
sanki çağan ırmak son 4 yılımın dibinde oturmuş..sonrada orasından burasından çekiştirmiş çekmiş filmi..bana bu yapılırmıydı yahu..nerden gittim ben o filme..
içim cız etti her sahnesinde..her saniyesınde..ben senden ayrılmak istiyorum dediğinde adam aslında o mutfak benim oturma odamdı..

-sen dizime yattın ben bir hikaye anlattım ve sen büyüdün...

canım öyle acıyorki şimdi..ben bunu yaşamak istemiyorum..o filmin finalini tatmak dokunmak öyle sızılar içinde olmak istemiyorum..

-kimse yok sevgilim biliyorum ki kimsede olmayacak sadece sen ve ben olacağız..

adam öyle ıssız ki..öyle kalabalık ama öyle yalnızki..
filmin müzikleri ayrı olay zaten..blogumda şu an çalan fransızca şarkıyı anlamıyorum bilmiyorum ne diyor ama beni burdan alıp çok uzaklara götürdüğü gerçeğini saklayamıyorum..
hiç bir film beni böyle etkilemedi diyemeyeceğim...babam ve oğlum var birde..
ama hiç bir filmi bu kadar yaşadığımı hissetmedim..bu kadar kanımı akıtmadı..
gözümden akan yaşlara bu kadar değmedi..
korkum üzüntüm yaşadıklarıma değil yaşayacaklarıma oldu aslında..

finali yaşayacak olma ihitimalim tüylerimi diken diken etti..finaldeki atlas pasajının mermer zeminine akan gözyaşı benim olsun istemedim..istemıyorumda..
salonda izlerken filmi orda değildim sanki..3 yılı yeniden yaşadım bitirdim tükettim filmin bir noktasına kadar ve sonra geleceğimi görmeye başladım sanki..işte orda döküldü yaşlar gözümden..istediğim son bu değildi..hep aklımda olan yaşamamayı ümid ettiğim ama yaşayacağımı deli gibi hissettiğim sona geldi hikaye birden bire..ben ADA olmak istemıyorum..arkamda bir ALPER olmamalı...
hayattan herşeyi isterken ,hepsi bizim olsun diye beklerken belkide en değerlileri arkamızda bırakıp gitmek ne acıdır..pişman olmak..geriye dönüp elini uzattığında karanlığı tutmak..başkalarının çocuklarını-sevgililerini-aşklarını-hayatlarını ödünç almak ve geri vermek zorunda olmak...kendine ait koca bir hiçliğin olması...

-karda donmak üzeresin uyku tatlı geliyor,ama sen ölmüşsün bilmiyorsun...

Perşembe, Kasım 6

pastadan çıkan huzur hepimizin olsun..

çok yorulduğumu hissediyorum..
son günlerde inanılmaz yoğunum..helede hastalığımı atlattığımı anladığım günden beri..ama bu yoğunluğu kendim yaratıyorum.herkesle görüşüyorum.kimseye hayır demiyorum..işlerin hepsine yetişmeye çalışıyorum..pazartesiden haftasonu planı yapıyorum ve bunların hepsini niye yaptığımı bilmiyorum..eğleniyorum-gülüyorum-içiyorum yine çok gülüyorum ama evime dönüyorum uyuyamıyorum..
çok alıştım planlar yapmaya-yalnız olmaya-kimseye birşey sormamaya-danışmamaya..kısacası eski en eski halime dönüyorum sanırım..ve bundan çok korkuyorum..o en eski en katı halimi o zamanlar nasıl çok severdim..sonra hayatım vernel etkisi yaratan klor kokusu ile nasılda yumuşamış..ehlileşmişti..ben bile karşıdan baktığımda kendimi tanıyamaz durumdaydım..evet o katı halimin en özgür yanlarını çok özlemişim..3 yıl beni hem çok büyütmüş hem yalnızlığımı özgürlüğümü unutturmuş..şimdi dönüp baktığımda yaşanan herşeyin güzel bir sebebi var diyorum..ilk anlık korkudan-panikten sonra sakinleşmeyi-dingin hale gelmeyi öğreniyor insan her kötü olayda..
sanırım o haldeyim şimdi.çok güçlü hissediyorum kendimi..yapamayacağım hiçbirşey yok gibi..geçemeyeceğim hiç bir zaman dilimi yok...ama..ama bugün yorulduğumu hissettim az önce eve gelırken..yorulduğumu..en yakınlarım bile yakınımdayken ne kadar yorulduğumu..en eski katı cambaza dönmek istemıyorum..onun güzel özelliklerini aldım koydum cebime.onları benden kimse alamayacak bir daha...cambazı deli-inanılmaz yapan yanlarımı..

çok eski iki arkadşımla asmalımescitteydik bugün..belki 10 yıldır görüşmüyoruz..ama içtenliğimizden hiçbirşey kaybetmemişiz..küçücüktük enson görüştüğümüzde..güzeldi güldük eğlendik..artık daha sık görüşelim dedik..hemen planlar yaptık en yakın zamanlara..ama konu nerden döndü dolaştı bana geldi..ve o gülen benin birden gözleri doldu birşeylerden bahsederken..dalga geçtikleri konu için gülerken aynı konu için gözleri dolan beni anlamlandıramadılar tıpkı benim anlayamadığım gibi..

bu haftasonu bütün herşeyi iptal ettim..zaten yarın için yapılan plan tamamen karşımdakini kırmamak adına söylenilmiş bir evetti..gidip ne yapacaktım ki..1 saate eve dönüyorum diyip bırakacaktım batıyı arkadaşları ile..bütün bir haftasonu evimde olmak..belki yine pasta denemeleri yapmak..fırında portakkalı ördeği bile denemek istiyorum..sakin olmak..
eski huzurum belki merak eder beni gelır yine diye düşünüyorum..anladımki o dingin salak huzurumu özlüyorum..huzurumun bu haftasonu pastanın içinden dansöz kostümü ile çıkmasını diliyorum..

-ben sana küsüm aslında haberin yok..
-bende seni özledim senin haberin yok...

günlerdir uyumuyorum..bugece uyumak istiyorum..huzursuzda olsa uyumak..ve yarın sabah yine aynı sesle uyanmak istiyorum..daha fazlasını değil sadece uyandırılmak istiyorum..
bu haftasonunu istiyorum sadece kendime istiyorum..
evımdekı üzerinde seni seviyorum yazan bir sürü havlunun hikayesını sabah 5 de yüzümü yıkadıktan sonra hatırlamak istiyorum yine..ben ne çok istiyorum yahu....

bashbash...

Salı, Kasım 4

:D

allahım biri benim bloguma, gooledan kurbaa sever diye aratıp ulaşıyor.çok komik yaaa:D:D
ben kurbaa falan sevmıyorum artıkın ayrıca,hıh,huh,:/
ve bunu mütemadıyen ısrarla yapıyor bunu:D
kim öyle ulaşıyorsa bana öpüyorum onu yanaklarından..canım benim güldürdün beni bu iki saatlık uykumla....

Pazartesi, Kasım 3

çok güzel yahu...

cambaz
If I find him
If I just follow
Would he hold me and never let me go
Would he let me borrow his wool winter coat
I don't know, I don't Know
?
If I see her standing there alone
At the train station, three stops from her home
I have half a mind to say what I'm thinking anyway
But I don't know, I don't know
hep birlikte
There's an airplane in the sky
With a banner right behind
"Loneliness is just a crime
look each other in the eye
And say hello-o-o-o-o
and say hello-o-o-o-o''
(spoken)
? :Hey there. How you doing?
cambaz:Hi, my name is cambaz.
?:Hi
? : onuda ben söylüyorum..erkek sesini taklit edıyorum..hehehehe....
amsterdama yarın gitmek istiyorum..nedense orada resetleneceğim gibi hissediyorum daha öncede söyledim..ve o yüzden yarın gitmek istiyorum..reset atılsın alnımdakı düğmeden..sıfırlanayım..fabrika ayarlarına geri döneyım..sanırım bunu 40 kere söylersem başarabilirim..ve bu kadar yogun hissettiğime göre öyle olacak...aa bu arada amsterdamdan önce italya macerası pörtleyebilir her an kafam atıyor cunku ufaktan ama en şiddetlisinden..ama ozaman kesin kovar artık benı big bossum...
bash bash

Pazar, Kasım 2

gitme kal bu şehirde....

veee amsterdam yolcusu kalmasın..gidiyorum..uçak biletlerimiz-otelimiz herşey hazır ve nazır sevgili Gül 'ün planlamaları ile..bu kızda garip bir olay var çözemedim..son 5 senedir hayatımda biri varken kayboluyor ortadan böylee telefonda zor konuşuyor benımle..ne zaman yalnız kalıyorum bu hoooopp hayatımın dümenini alıyor elıne ben böyle amanda aman iyiki yalnızım edaları takılıyorum resmen:S içimde bir his var sanki amsterdama gidip gelince reset atılmış gibi hissedeceğim..sanki hafıza kaybına uğrayacağım..garip bir heyecan tuhaf bir durum bu...

dün gündüz kalamış kulüpteydim çok çok uzun zamandan sonra..pişticiğimin ısrarlarına dayanamadım..furbycımde tesadüf o tarafa gidiyormus kapıya kadar bıraktı:D hem arzuyla buluştuk ufaklıkla oynadım,levoyla muhabbet ettik..önce garip geldi kendimi en rahat hissettiğim yerde misafir gibi hissettim bir an ama sonra levo-oğuz abi ve arzu sayesinde rahata erdim..doğru bir haftasonuydu kalamış için..sakin sessiz ve tenha..umut günden güne inanılmaz bir bebek haline geliyor..bu çocukda beni çeken özel bir durum var..sanırım kaybettıklerım kokluyorum onu her içme çektiğimde..

dün gece; İstanbul hayatımın 8 yılını ve tamamını bir fiil ortak yaşadığım adamın bize veda gecesi vardı..çok heyecanlıydım gitmeden önce çünkü yıllardır görmediğim konuşmadığım insanları görecektim..ve çok hüzünlüyüm günlerdir.denizin ortasında gel diye arasam gelecek adam o benim için..kimsenin geleceğine garanti edemem ama o kesin gelir..o benim istanbuldaki ailem herşeyim..günlerce görmesem ,aramasak birbirimizi biliyorum ki o burda..buralarda..o benim en büyük aşkımın belkide farkında olmadığı sebebi..
uff sinan nereye gidiyorsun yaaa..ne americanyası ne LA sı yaa..döneceğim dedi her sarıldıgımda...ama ben cambazsam dönmeyecek..uff 8 sene 8 koca sene..çok özliycem seni pis gerizekalı...döneceğini bilsem hiç üzülmeyeceğim ama ....nasıl anlatsam size..
her yaşadığım olayda o var..ilk 4 ay aşkımı sırf ondan korkumdan saklayışım geliyor aklıma..öğrendiğinde beni sazan gibi işletmesi...hastalandığımda sakin ama telaşla dinleyişi..inatçılığıı.. uff sinan yaaa beni aptal duygusal karılara cevirdin yine...çabuk gel ne olur..

dün gece itiraf ediyorum çok güzeldim..:D saçlarımı yeni görüyordu bi çok insan..çok beğendilerrr,huh..siyahlar içindeydim belkide içimin hafif karanlığını anlatmak içindi..
furbycim de benimle birlikte geldi..her nekadar erken kalksada o yanına hiç tanımadığı ama bir anda kanka olduğu arkadaşlarımla donatıp kaldığı süre boyunca ağzım kulaklarımda dolaştırdı beni...
kimler ordaydı kimler..yapılan seçimler ...ve hep doğru seçimi yaptığımı düşündürenler..
çok eğlendim çok yoruldum..hem iş hem okul hem aile herkesi tanıyor olmak herkesle ilgilenmek herkesin masasına uğramak beni hırpaladı..ve ortalıklarda masa masa gezen tek kız bendim sanırım..herkes sevgilisinin kocasının nişanlısının yanında bik bik oturup sarmaş dolaş modundaydı..bense kahkahalar atan erkek muhabbetlerinede katılan hanım hanım kızların hafif meşref gördükleri tipteydim..ve erkeklerin özendiği kız tipi..bu konuda çok çok ukala olacağım üzgünüm..gecenin ilerleyen saatlerinde ne zaman bir ilginçlik yapacak diye beklediğim sevgili saçmalık abidesi kişi kulağıma eğilip herkesin gözlerini senden alamadığını biliyorsun değilmi dedi..sesimi çıkarmadan uzaklaştım..biliyorum bana tuhaf tuhaf bakıyorsunuz şuan pardon bloga ama ben hep buydum...en sinir olunan ama en sevilen ...neyse böyle işte çok çok güzel bir geceydi cumartesi..hava inanılmaz güzeldi..terasda kolsuz elbisemle bütün gece kaçan yazın son kalan aldatmacasını yaşadım,yaşadık...

bizimle olan bir ruh vardı dün gece..ben her nekadar her defasında yapmayın ne olur yeter artık desemde mekana girdiğim andan itibaren herkes o ruhun gelmesi için yanımızda olması için ellerinden geleni yaptı.ve bunun baş kahramanı kendini biliyor dimi furby.......burda olmamasına sevinmiştim oysa:p ama ahh benim takıntılı ahh benim objektif olamayan arkadaşlarım ve ahh benim gelecekteki kim olduğunu bilmediğim ama onu tanımadan haline acıdığım sevgilim...

dün gece hiç içmedim..hemde hiç..neden ?çünkü cuma akşamı pişticim-meliscim le küçük beyoğlunda pişti ile benim yine shotlarla başlattığımız gece yan gastroda önce cenk ve sonrasında nasıl olduğunu anlamadan kalecinin manyak kardeşi-benim yavşi (old big boss) ve batı ile kalabalıklaştı...ve ben alkol sınırımın kıyısında kaldım..piştiyle tekila shotları nasıl içtik hatırlamıyorum ama melis bir ara aşkım bu karı senden hızlı içiyor yaaa diye bağırıyordu..çok eğlendim fena eğlendim...cenk in içeri girebilmek için yaptığı şebeklikleri anlatamıyorum bile..ama artık roxy alemıne geri döndü kendileri:D bir ara içip içip cambaz abla lan bu a. q. dj nı sevmedim ama seni çok seviyorum diyip öyle bir sarıldı ki ben zaten sarhoşum batı olmasa düşecektim..yavrumun aşk acısı-takım acısı derken gecenin bir yarısını ona güzin ablalıkla geçirdim
hızlı bır haftasonuydu..yorucu -neşeli-saçma-salak artık nasıl adlandırıyorsanız..
gitme gitme gitme kal bu şehirde sinan.....

PS:furby olm dedikodu sen demek artık benim için:D